Sokak Akademisi’nin 8’inci dersi: Kutuplaşmadan bir araya gelmeliyiz

ANKARA - Sokak Akademisi’nin 8’inci dersinde konuşan Prof. Dr. Necla Kurul, “15 yıldır iktidarda olan AKP bugün hayatı yeniden dizayn ediyor. Siyasal rejim, milliyetçilik ve İslam ile kendini yeniden dizayn ediyor. Eğitim alanı da bundan etkileniyor” dedi.

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile mesleklerinden ihraç edildikten sonra, üniversitelerin duvarlardan oluşmadığını göstermek için başlatılan Sokak Akademisi’nin bu haftaki dersi Anıtpark’ta gerçekleştirildi. “Eğitimin Krizi” konulu bu haftaki dersi Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi öğretim üyeliğinden 7 Şubat tarihli KHK ile ihraç edilen Prof. Dr. Nejla Kurul verdi. Etkinliğe farklı kesimlerden birçok insan katıldı.

‘EĞİTİM KAPİTALİST SİSTEMDEN BAĞIMSIZ DÜŞÜNÜLEMEZ’

Eğitim yoluyla insanın hem özgürleştirilebileceği hem de köleleştirebileceğinin altını çizen Kurul, bilen ile bilmeyen hiyerarşinin de bu şekilde kurulduğuna dikkat çekti. Eğitimin siyaset ve sistemin bir parçası olduğunu ifade eden Kurul, “Türkiye'de kapitalist sistem içinde bir yapı var. Bu yapının öngördüğü toplumsal koşullar var. Eğitim de bu yapıdan bağımsız olarak düşünülemez. Kapitalist sistemde ne yaşıyorsak eğitim alanına bunun benzerlerini yaşadık. Yaklaşık 25 milyon gencin ve çocuğun her sabah evinden çıkıp o okul içinde kültürlendiğini düşünürsek, bu politik alan ciddi bir makina olarak iş görür” şeklinde konuştu.

‘EĞİTİMİN AYRIŞTIRILMASI SORUNU İLE KARŞI KARŞIYAYIZ’

15 yıldır iktidarda olan AKP’nin hayatı yeniden dizayn ettiğine dikkat çeken Kurul, eğitimin ayrıştırılması sorunu ile karşı karşıya olunduğunun altını çizdi. Kurul şunları ifade etti: “Sizler yaşantınızla, özgürleşme eğilimi ile ve arayışlarla gelirsiniz. Bizim toplumsal doğamız buna açıktır. Yaptığımız şey potansiyelimizi açığa çıkaracaktır. Algılarla o potansiyel kullanma meselesidir. Eğitim krizi de bu potansiyelin gerçekleşmeme halidir. 15 yıldır iktidarda olan AKP, bugün hayatı yeniden dizayn ediyor. Siyasal rejim, milliyetçilik ve İslam ile kendini yeniden dizayn ediyor. Eğitim alanı da bundan etkileniyor. Bizim Neo-liberal dediğimiz politikalarla eğitim alanı dönüştürülüyor. Büyük bir kalbur var eğitim sisteminde ve bize kapitalizm ‘zekalar eşit değildir’ der. Eğitimin ayrıştırılması sorunuyla karşı karşıyayız.”

‘EĞİTİM SİSTEMİNDE CİDDİ AYRIMCILIK VAR’

Eğitim sisteminde ciddi bir ayrımcılığın olduğuna dikkat çeken Kurul, eğitimin hayatında yaşanan ayrımcılıkları şu şekilde sıraladı: “Nüfusun yarısı kadındır; ama kadınlar erkeklere göre arka plandadır. Ciddi bir ayrımcılıkta var eğitim sisteminde. Anadilini konuşamayan Kürt genci bunu çok iyi fark eder. Zorunlu din dersi alan Alevi genç bunu fark eder. Erkeklere sunulan olanakla kendisine sunulan olanakların farklı olduklarını kadınlar fark eder. Dolayısıyla farklılık zemininde de hayatlarımız eşit değildir. AKP'yle birlikte İslam ve Türklük geldi ve eğitim alanı buna göre dizayn edildi. Bize tek devlet, millet ve tek lider olan bir şeyi yaşamamızı dayatıyorlar. Öbür insanlar ve zekalar yok sayıldı. Ataerkil hiçbir zaman bu kadar gerici olmamıştı.”

‘KUTUPLAŞMADAN BİR ARAYA GELMELİYİZ’

Kurul, eğitim krizinin aşılması için sokak akademilerinin ne kadar önemli olduğunu ise şu sözlerle dile getirdi: “Bu kriz eskiden yine vardı. Ama sosyal devlet evresinde daha farklıydı her şey. Okullar bu kadar ayrışmamıştı. Şimdi çok keskinleşti. Biz ‘kriz var’ diyoruz. Sokak akademisi açtık biz buna karşı. Bir araya gelmiş insanlar bir şeyi değiştirmeye ve dönüştürmeye çalışıyor. Hayat da böyle bir şey, biz de kutuplaşmadan bir araya gelmeliyiz.”

Dersin ardından Çer-Çöp adlı çevreci grup da kendi imkanları ile pişirdikleri çorbaları derse katılanlara dağıttı.