İZMİR - Şakran Cezaevi’nde tutukluların başlattığı açlık grevi 44’üncü gününe girerken, İzmir’de bulunan STK temsilcileri cezaevlerinden cenazelerin çıkmaması için tutukluların taleplerinin biran önce kabul edilmesi gerektiğini söyledi.

İzmir Şakran Cezaevi’nde kalan tutukluların “PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü, köylerde devam eden yasakların kaldırılması ve cezaevlerinde yaşanan ağır hak ihlallerinin son bulması” talebi ile başlattığı süresiz dönüşümsüz açlık grevi 44’üncü gününe girdi. İzmir’de Sivil Toplum Kuruluşları (STK) cezaevlerinden cenazelerin çıkmaması için tutukluların taleplerinin biran önce yerine getirilmesi gerektiğini söyledi.

‘DURUM KÖTÜYE GİDİYOR’

Demokratik Alevi Derneği (DAD) Eşbaşkanı Hüseyin Ozan, 7 Haziran’dan bu yana Türkiye’de demokrasi güçlerine yoğun bir saldırı olduğunu, o günden bu güne yakalanan barış umudunun ayaklar altına alınması ile binlerce insanın canından olduğunu vurguladı. AK Parti iktidarının savaş politikalarından kaynaklı şehirlerin yerle bir edildiğini ve on binlerce insanın cezaevlerine doldurulduğunu dile getiren Ozan, “Bugün için cezaevlerinde 44 günü bulan açlık grevi tutuklular üzerinde kalıcı hasarlar bırakabilir. Bu ülke çok ölüm ve zulüm gördü. Artık daha fazla ölüme tahammülümüz yok. Cezaevlerinde sürdürülen baskılar son bulmalı ve tutsakların talepleri karşılanmalı” diye konuştu.

‘TALEPLER YERİNE GELSİN YENİ SÜREÇ BAŞLASIN’

Yakınları cezaevinde bulunan tutuklu ailelerinden Yahya Kezer de, 1980’li yıllarda yaşanılanların tekrarlandığını belirterek, “Şimdi aynı politika, faşist düşünce tekrar siyasi tutsaklar üzerinden deneniyor. Biz artık bunu kabul etmiyoruz. Artık anneler ağlamasın herkes duyarlı olsun. Abdullah Öcalan üzerinde tecridin biran önce kaldırılması ve tutsakların taleplerinin bir an önce yerlerine getirilmesini istiyoruz” diye konuştu.

‘ÇOCUKLARIMIZIN ÖLMESİNİ İSTEMİYORUZ’

İzmir Barış Anneleri Meclis üyesi Behiye Yalçın ise, insanların bir gün açlığa dayanamadığını tutukluların 44 gündür açlık grevinde olduğunu söyledi. Cezaevlerinde ölümlerin yaşanmaması için Adalet Bakanlığını göreve çağıran Yalçın, “Çocuklarımızın üzerinden bu hukuksuzluk kalksın. Yetkililer bir an önce açlık grevine ses vermeli ve bu yaşananları baskı ve zulme son vermelidir. Onların mücadelelerini sonuna kadar destekleyip yanlarında olacağız” diye konuştu.

‘ZULME BAŞ EĞMEYECEĞİZ’

KHK ile kapatılan TUHADER üyesi Selim Bahadır da, cezaevlerinde yaşanan baskı ve zulme herkesin ses çıkarması gerektiğini dile getirdi. Cezaevlerinde yaşanan baskılara karşı tutukluların bedenlerini ölüme yatırdığını sözlerine ekleyen Bahadır, cezaevlerinde ölümlerin yaşanmaması için tutukluların taleplerinin bir an önce kabul edilmesi gerektiğini söyledi.

‘DUYARLI OLUN’

Kapatılan Yakınlarını Kaybeden Aileler Derneği (YAKDER) Eş sözcüsü Zarife Karasungur ise, “Artık cezaevlerinde ölüm değil insanların sağlıklı mutlu çıkmasını istiyoruz. Duyarsız olan insanlar duyarlı olsun bir gün sıra onara gelince etraflarında kimse kalmaz” şeklinde konuştu.

‘DİRENİŞİ BÜYÜTÜLMELİ’

Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivisti Melis Akgül ise, Türkiye halklarının PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılması için tutukluların başlattığı direnişi sahiplenmesi gerektiğini söyledi.