URFA - PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın okul okuduğu Cibin'de evine sıklıkla gittiği Seher Sarıçiçek, balkonundan bir gül uzattığı Öcalan'ın kendisine verdiği zeytin çekirdeklerinden yapılmış tespihi o gün bu gündür saklıyor. Sarıçiçek, "Şimdi görsem gözlerinden öper, hoş geldin derim" dedi.
Dünya görüşü ve felsefesiyle Türkiye ve tüm Ortadoğu'yu etkileyen PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın doğduğu ve çocukluğunu geçirdiği Amara (Ömerli) ve ilkokulu okuduğu Cibin köyünde kendisini tanıyan yaşlıların anıları hala taze duruyor. Bu yaşlılardan biri olan Cibin köyünden 87 yaşındaki Türkmen Seher Sarıçiçek, Öcalan'a duyduğu sevgiyi "Şimdi görsem gözlerinden öper, hoş geldin derim. Ona dua eder kurban keserim" sözleriyle dile getirdi.
'TURŞU AYRAN NE VERSEN YER'
Sarıçiçek, Öcalan ile ilk karşılaşmasını şu sözlerle anlattı: "İlkokulu burada okudu. 5'inci sınıftaydı galiba. Ömerli'de okul yoktu. Cibin'e gelirdi. Burada kardeşimin oğlu da vardı. Onunla da arkadaş olurlardı. Bir gün oğlum onu bize getirdi. Kim diye sordum 'Ömerli'den Abdullah' dedi. Yemek yapmıştım bu yemek ayıp olur misafir için dedim. Oğlum 'Anne bu bizden, turşu ayran ne versen yer' dedi. İki haftada bir gelirdi. Bizde kalırdı bazen."
'ÖĞRETMENLERİ ONA SORU SORAMIYOR'
Oğlunun sürekli Öcalan için "Anne bu avukat olacak, çok derin okumuşluğu var. Girdiği sınavları, çok rahat geçiyor. Öğretmenler ona soru soramıyor" dediğini ifade eden Sarıçiçek, Öcalan'ın çocukluğunda sürekli evinde kaldığını, yeğeni ve oğluyla arkadaş olduğunu söyledi.
Öcalan'ın düzenli ve terbiyeli bir çocuk olduğunu, üstelik çocuklarından dinlediği kadar zeki olduğunu söyleyen Sarıçiçek, oğlunun PKK'ye katıldığını ve Hakkari'de yaşamını yitirdiğini, ancak cenazesini dahi alamadığını hatırlattı. İmralı'ya görüşe gidenlere Öcalan'ı sorduğunu kaydeden Sarıçiçek, "Apo'yu sorarım. Durumu nasıl diye. Onu görsem gözlerinden öperim" dedi.
'BEN ONA GÜL, O BANA TESPİH VERDİ'
Sarıçiçek, siyah bir poşet içine özenle sardığı zeytin çekirdeklerinden yapılmış bir tespih çıkararak, "Öcalan bir gün yine bizdeydi. Kendisi damda yatıyordu. Yemek yedikten sonra balkondan bir gül kesip ona verdim. O da koklayarak oğlumun yanına gitmiş. Sonra sormuş ona gülü kim verdi diye, 'Annen' demiş. 'Neden bu tespihi ona vermedin, namazında niyazında bir kadın' demiş. Tespihi kendi elleriyle yapmış. O tespihi bana hediye etti" diyerek tespihi oğlu dahil birçok kişinin istediğini, ancak ölene kadar yanından ayırmayacağına yemin ettiğini söyledi.
'ONU GÖRÜRSEM YEMEĞİN BÖYÖĞÜNÜ YAPARIM'
Öcalan'ı ülkeden ayrıldıktan sonra bir daha görmediğini dile getiren Sarıçiçek, yıllar sonra Öcalan ile karşılaşmanın umudunu taşıdığını ifade ederek, bölgede yaşayan Türkmenlere özgü şivesiyle "Onu görürsem, evime davet ederim. Yemek yaparım, hem de yemeğin böyöğünü (büyüğünü) yaparım" dedi.