Berkin Elvan’ı vuran polisin tutuklanma talebi reddedildi

İSTANBUL - Berkin Elvan’ı vuran polisin yargılandığı davada sanık polisin tutuklanma talebi reddedildi. Fail polis Fatih Dalgalı savunmasında birçok soruya "Hatırlamıyorum" yanıtı vererek, aldığı talimat doğrultusunda gaz tüfeğini kullandığını söyledi. Anne Gülsüm Elvan, "Bunlar çocuk katili” dedi.

Gezi Parkı eylemleri sırasında 16 Haziran 2013 tarihinde Okmeydanı’nda bulunan evinden ekmek almaya giderken polislerin attığı gaz fişeği ile yaralanıp hastaneye kaldırılması ardından 11 Mart 2014 tarihinde yaşamını yitiren Berkin Elvan’ın ölümüne ilişkin açılan davanın ilk duruşması, verilen öğle arasının ardından görülmeye devam etti.

Elvan ailesinin beyanları ardından tanıklar dinlenmeye başladı. Tanık Meltem Başbuğ beyanlarında “Polislerin olay yerine doğru koştuğunu gördüm. Zaten bize de hakaret ediyorlardı. Çalıştığımız polikliniğin camlarına da gaz bombaları geliyordu” dedi.

Duruşmada olayın asıl tanıklarının daha sonra dinleneceğini belirtildi. 3 tanık beyanının dinlenmesi ardından mahkeme başkanı taraflara talepler için söz hakkı verildi.
Avukat Can Atalay söz alarak, dönemin sivil toplum örgütleri tarafından hazırlanan raporların baz alınmasını talep etti. Avukat Oya Aslan ise söz alarak, olay anına dair görüntüleri salonda izlettirerek, sanık Dalgalı’nın tutuklanmasını talep etti.

Aranın ardından mahkeme heyeti verdiği kararında sanık Dalgalı’ın tutuklanması yönündeki talebi reddetti. Sanık polisin bıyıklarının tespiti için talepte reddedildi. Duruşma 6 Temmuz gününe ertelendi.

ERDOĞAN’IN YOLDAN GEÇECEĞİ BİLGİSİ GELDİ

Duruşmada, Britanya Alevi Dernekleri Federasyonu’nun davaya müdahil olma talebi reddedildi. SEGBİS üzerinden savunma yapan sanık polis Dalgalı, önceki duruşmada sadece savcının sorduğu birkaç soruya yanıt verdiğini belirterek, şöyle devam etti: "Gezi Parkı'na 'terör örgütleri' olduğu için müdahale edildi. Aynı akşam Türkiye çapında olaylar başladı. Akşam Okmeydanı’na otobüsle gittik. Yolun kapalı olduğunu gördük. Araçtan indik. Orada bulunan grup bize molotof ve demir bilyelerle saldırdı. Sonra çevik kuvvet yolu açtı. Biz yan tarafta bulunan yeşil alana geçtik. O gün 25-26 saat görev yapmıştık. Gecenin 11-12’sine kadar oradaydık. Olayların üzerinden çok zaman geçtiği için hepsini hatırlayamıyorum. Dönemin Sayın Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yoldan geçeceği bilgisi geldi ve yolun açık tutulması istendi.

ALDIĞIM TALİMATLA GAZ TÜFEĞİNİ KULLANDIM

Ben kimseyi öldürmedim ve yaralanmasına veya ölmesine de şahit olmadım. Gaz tüfeğini kendi aramızda değişimli olarak kullanıyorduk. Kağıt üzerinde benim zetçi olarak görünmem kullandığım anlamına gelmiyor. Aldığım talimat doğrultusunda gaz tüfeği kullandım. Görev sürem boyunca kimsenin yaralanmasına sebep olacak şekilde gaz tüfeği kullanmadım. Olay günü zet tüfeği bizden kimdeydi hatırlamıyorum. Ben kullandım mı net olarak hatırlamıyorum. Bende kullandım ama nerede kullandığımı bilmiyorum. Gaz tüfeği kullanan ekip arasında ismim yer alıyor. Gece kullanmış olabilirim. E-5'in etrafındaydım. İç kesimlere ben girmedim, kimsenin girdiğini de görmedim. Sabaha karşı iç kısımlara doğru gaz atışı yapılıyordu.

EKİP İÇERİSİNDE KİMSEYİ TANIMIYORUM

Görüntüleri izledim. Ateş eden ekip içerisinde kimseyi tanımıyorum. Görüntüler net değil, kimsenin yüzü net görülmüyor, herkesin kafasında kask, üzerinde polis üniforması var, kimseyi teşhis edemedim. Yüzde 30 benzediğim söylenmiş bilirkişi raporunda bu matematiksel olarak yüzde 70 benzemediğim anlamına gelir.”

Sanık avukatlardan Derya Kılıç ise, müvekkilinden gaz tüfeğinin nasıl kullanıldığının anlatılmasını istedi. Kılıç’ın talebi üzerinde sanık Dalgalı, silahın nasıl kullanıldığına dair bilgi verdi.

AVUKATLARDAN ‘TAKMA BIYIK’ SORUSU

SEGBİS üzerinden söz alan Van Baro Başkanı Murat Timur'un, “Bıyığınız takma mı? Gözlüğünüz takma mı?” şeklindeki sorusuna Dalgalı, "Yok" yanıtı verdi. Salondaki avukatların da sorusu üzerine sanık, "Gözümde rahatsızlık yok, gözlüğü aksesuar olarak kullanıyorum" yanıtı verdi.

Elvan Ailesi'nin avukatlarından Oya Aslan'ın sorusu üzerine Dalgalı, 2013 Temmuz ayında çevik kuvvetle ilişkisinin kesildiğini belirterek, "2012 yılının ortalarına kadar özel tim de görevliydim. Görevli olduğum 9’ncu birliğin başında kimin olduğu ve telsiz kodunu net hatırlamıyorum" diyerek kendini savundu.

SANIKTAN SORULARA 'HATIRLAMIYORUM' YANITI

Avukat Can Atalay’ın “Birimde birlikte görev aldığınız zetçilerden birinin adını söyler misiniz? Ya da bir özelliğini söyler misiniz?” şeklinde ki sorusuna Dalgalı, “Hayır” diyerek yanıt verdi. Dalgalı’nın aynı birimde çalıştığı polislerin çoğunu tanırken, sadece ekipteki zetçileri “tanımaması” dikkat çekti.

Duruşma, Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan’ın beyanları ile devam etti.

Gülsüm Elvan, konuşmasında şunları söyledi:

“Cumartesi günü öğlen eve geldik. Salı günü oğlumun mezuniyet töreni olduğu için alışverişe gittik. Pazar'da oğlum bana arkadaşlarının yanına gideceğini söyledi. 5 TL para verdim. Kız kaçıran almaya gitmişti. Pazara gittik alışveriş yaptık döndüm. Dönünce oğlumu gördüm ve 'Eve gel yemek ye' dedim. 'Ben dürüm yedim' dedi. 'Tamam, oğlum' dedim. Eve geldim kızımla. Evde bir daha aradım tok olduğunu söyledi. Sofrayı topladığım sırada yürüyüş başladı. Saat 7 gibiydi. Biz de gittik, kızlarım da vardı. Polis yoktu o sırada. Benim de ayağım kırıktı o sırada. Yürüyüşün içerisinde Berkin’i bulamadım. Ondan kaynaklı ben de Endüstri Meslek Lisesi’ne kadar gittim. Ağabeyim geldi. Sonrasında Berkin’i gördüm. Meğerse o süreye kadar Berkin mahalledeymiş. Eve dönecektim. Berkin ile oradan eve geri geliyorduk. Birkaç çocuk Okmeydanı Meydanı’nda duruyordu. Her hangi bir olayda yoktu. Berkin’de onların yanına gitti. Birden bire katil diyor ya ‘molotof attılar’ falan halk isteseydi o zaman onları sıkıştırırdı.

ÇOCUĞUMUN KANININ O EKMEYE BULAŞTIRDILAR

Fazla bir polis yoktu. Halk sokaktaydı ama molotof atan falan yoktu. Ama acayip bir gaz atılıyordu. Halk evine geri geliyordu yavaş yavaş. Bizde eve geldik. Eşim hiç çıkmadı evden. Sonra bizim evin orada çok ses geldi. Cemevinin orada halk toplanmıştı. Çok yoğun gaz vardı. Oğlum acıktığını söyledi. Bende tamam dedim. Ekmeğe ben gidecektim ama oğlum ben gideceğim dedi. Her hangi bir olay yoktu ama o sırada. Ben çay demledim. Kapılar falan kapalıydı. O sıra hafif hafif sesler geliyordu. Berkin gecikmişti ama. Berkin’e bakmaya gidecektim ki zil çaldı. Balkona çıktım. Berkin’in kafasının kırıldığını söylediler. Hiçbir şey yok. Aklıma gelmedi. Bir yürüyüş olsaydı ben çocuğumu gönderir miydim? Ben normal düştüğünü düşünüyordum. Sonra bir komşumuz bana sarıldı ve ağladı. En önemlisi, vurdunuz, benim oğlumun kurtulma şansı yüzde 50 iken onu elimden aldılar. 5 dakikalık hastanelik yolu 25 dakika oldu. Utanın kendinizden o daha çocuk, çocuk. Şerefli Türk polisi isen bunu yapacaktın katil; Silah olsaydı elinde dahi elinden tutup bana getirecektiniz. Çocuğumun kanını o ekmeye bulaştırdılar. Ben daha çocuğumu bekliyorum ekmeği ile.

BUNLAR ÇOCUK KATİLİ

Bunlar çocuk katili. Ben daha çocuğumun diplomasını alamadım. Bugün emri veren katil Cumhurbaşkanı olmuş. Benim çocuğumun katili Recep Tayyip Erdoğan. Benim çocuğumu daha dün tehdit ettiler. Benden ne istiyorsunuz? Bir şey başlarına gelirse sorumlusu bu devlettir. Siz adaleti savunmazsanız daha çok Berkinler ölür. Benim çocuğum ekmeye gitti. Umarım o katil beklediği çocuğunu eline almaz.”

Anne Elvan’ın savunması salondakiler tarafından alkışlarla karşılandı. Anne Elvan, savunması ardından ise fenalaşması üzerine duruşmaya ara verildi.

'4 YILDIR ADALET ARIYORUM'

Verilen aranın ardından duruşma baba Sami Elvan’ın konuşmasıyla devam etti. Baba Elvan, “Şu anda benim karşımda oturan kişi gibi ‘Bilmedim, görmedim, duymadım’ demeyeceğim. Sabah 7.30 civarıydı. Zil çaldı. Kızım geldi ve ‘Baba Berkin vuruldu’ dedi. Bende o halde direk çıktım. Hastaneye gittiğimde direk ameliyathanenin oraya aldılar. Doktor açıklama yaptı. O gündem bu yana yaşamımız değişti. Burada benim çocuğumu kim vurduysa, çok belli. Ülkenin Başbakanı benim oğlumu terörize etti. Benim çocuğum dün tehdit edildi. 4 yıldır adalet arıyorum. Herkesin yargılanmasını istiyorum” ifadelerini kullandı.

Berkin Elvan’ın kardeşi Gözde Elvan ise, “Polislerce tehditler alıyoruz. Bir kaç defa gözaltına almaya çalıştılar. Kardeşimi asıl vuranların, faillerin yargılanmasını istiyorum” dedi.