VAN – Süresiz dönüşümsüz açlık grevini sürdüren tutuklularla dayanışmak için Van’da açlık grevi eylemini başlatanlar, insani olan taleplerin bir an önce karşılanmasını istedi.

Cezaevlerinde bulunan tutukluların “PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve cezaevlerindeki hak ihlallerin son bulması” talebiyle başlattığı açlık grevi 57’nci gününe girerken, tutuklu aileleri, Barış Anneleri ve siyasetçiler de dün Van’da süresiz dönüşümlü açlık grevi başlattı. Ailelerin kritik aşamaya gelen açlık grevi eylemine dikkat çekmek ve tutuklular ile dayanışmak amacıyla başlattığı eylem ilk etapta 8 kişi ile başladı. Eyleme katılan aileler, cezaevlerinden kötü haberlerin çıkmaması için taleplerin bir an önce karşılanması gerektiğini söyledi.

‘TALEPLERİ TALEPLERİMİZDİR’

Eyleme katılan siyasetçilerde HDP İl Yöneticisi Mehmet Baykuş, tutsaklara yönelik yoğun bir baskının olduğunu belirterek, “Bizler de bu baskılar karşısında bedenlerini açlığa yatıran tutuklular ile dayanışmak amacıyla açlık grevine girdik. Tutsakların tüm talepleri insani ve vicdani taleplerdir. Talepleri bizim de talebimizdir. En büyük talebimiz de barışın mimari olan Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasıdır. Eylemimiz tutukluların talepleri kabul edilene kadar devam edecektir” dedi.

‘HERKES DUYARLILIK GÖSTERSİN’

“Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve yakınlarımız ile dayanışmak, onlara destek olmak amacıyla biz açlık grevine başladık” diyen eylemcilerden Baki Özcan, tutukluların taleplerinin insani talepler olduğuna vurgu yaptı. Duyarlılık çağrısı yapan Özcan, “Açlık grevleri ölümlere ulaşmadan herkes duyarlılık göstersin. Cezaevlerinden ölümler çıkmasın” diye konuştu.

‘SESLERİNE SES VERELİM’

Cezaevlerinde yoğun hak ihlallerinin yaşandığını ve bunu gizlemeye dönük çabaların olduğunu belirten açlık grevi eylemcilerinden Ferhat Arslan, “Ben de tüm bu baskılara karşı her türlü tehlikeyi göze alarak greve giren tutukluların durumuna dikkat çekmek, onlarla dayanışmak için greve girdim. ‘Vicdan sahibiyim’ diyen herkes bu sorumluluğunu yerine getirmeli, sesini çıkarmalıdır. Belki de bu eylemimiz küçük bir çabadır ancak tutukluların sesine ses vermektir. ‘İnsanım’ diyebilen herkes bu eyleme, cezaevlerinde devam eden hak ihlallerine karşı duyarlılık göstermelidir” ifadesinde bulundu.