ADANA - Kürt seçmenlerin oldukça etkili olduğu Adana'da yüzde 58.20 “Hayır” oyu çıkarken, yüzde 10 ila 12 oranında oy kaybeden "Evet" cephesi yüzde 41.80 oranında kaldı. HDK Adana İl Meclisi Eş Sözcüsü Hasan Erbil, "Referandumun kazanını Kürtler ve demokrasi güçleri olmuştur" dedi.

Çukurova Bölgesi'nin referandum sonucunda 1990'lı yıllarda topraklarında zorla göç ettirilen Kürt seçmenlerin tercihi etkili oldu. İşsizlik oranının yüksek olduğu Adana'da dün 4 bin 168 sandıkta yüzde 86.14 katılım oranı ile 1 milyon 511 bin 884 seçmen oy kullandı. Resmi olmayan sonuçlara göre, Adana genelinde yüzde 58.20 “Hayır”, yüzde 41.80 "Evet" oyu çıktı. Büyükşehir Belediyesi MHP'de olan kentte, "Evet" cephesi kayıp yaşadı.

Kürt seçmenlerin yoğunlukta yaşadığı Seyhan, Ceyhan, Çukurova ve Yüreğir ilçelerinde sandığa gitmesi "Hayır" oyunu büyük oranda belirledi. Oy oranı dağılımı ise şöyle: "Seyhan ilçesinde yüzde 63.30 "Hayır", yüzde 36.70 "Evet", Yüreğir'de yüzde 52.00 "Hayır" yüzde 48.00 "Evet", Çukurova'da yüzde 69.50 "Hayır", yüzde 30.50 "Evet", Ceyhan'da yüzde 61.20 "Hayır" yüzde 38.20 "Evet" oyu çıktı. Arap Alevilerin yoğunlukta yaşadığı Karataş ilçesinde ise yüzde 67.80 "Hayır" yüzde 32.20 ise "Evet" çıktı. MHP ve AK Parti'nin kaleleri olarak bilinen Karaisalı, Kozan, Aladağ, Feke, İmamoğlu ve Tufanbeyli ilçelerinde yüksek oranda "Evet" oyu çıkarken, Adana genelinde ise "Evet" cephesi yüzde 10 ila 12 oranında oy kaybı yaşadı.

'KAZANAN KÜRTLER VE DEMOKRASİ GÜÇLERİ'

Referandumun sonucunu kentteki sivil toplum kuruluşları temsilcileri değerlendirdi. Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Adana İl Meclisi Eş Sözcüsü Hasan Erbil, AK Parti'nin Anadolu Ajansı'nın verdiği verilerle daha ilk saatlerde kazanma havasına girdiğini belirterek, Kürt seçmenlerin sandıkları belirlemesinde önemli rol oynadığını söyledi. Erbil, “Kürt halkı tüm baskı, katliam ve engellemelere rağmen sadığa gidip iradesini ifade etti. Bu seçimde kazanan yine Kürtler ve demokrasi güçleri olmuştur” dedi.

İHD Adana Şube Başkanı Av. İlhan Öngör de, Anayasaların toplumsal barış metinleri olduğunu ifade ederek, “Sonucun yasal olması meşru olduğu anlamına gelmemektedir. YSK tarafından alınan kararlar ve yapılan itirazlarda iddia edilen hususlar göz önünde bulundurulduğunda sonucun yasallığı da tartışmalı hale gelmiştir. Bizler insan hakları savunucuları olarak başından beri bu Anayasa değişikliğinin temel hak ve özgürlükleri genişleten bir metin olmadığını aksine daha da bu hakları daraltan bir metin olduğunu bu nedenle toplumsal barışa katkı sunan bir metin olmadığını beyan ettik. Bugün ülkenin ihtiyacı olan temel hak ve özgürlükleri önceleyen bir dil ve politikanın hayata geçirilmesidir” diye konuştu.

'ADANA'DA HALKLAR DEMOKRASİ İRADESİNİ ORTAYA KOYDU'

Kürt seçmenlerin iradesinin sonuçlara yansıtılmadığını söyleyen Öngör, şöyle devam etti: "Kürt seçmenler, hükümetin şiddet politikalarına açıkça itiraz etmiştir. Özellikle Şırnak ve Lice gibi hak ihlallerinin yoğun yaşadığı bölgelerde ‘Hayır’ oranının çok yüksek çıkması bu hükümetin soruna yaklaşımının kabul edilmediğini göstermektedir.”

Referandumun eşit koşullarda yürütülmediğini dile getiren Demokratik Alevi Derneği (DAD) Adana Şube Eşbaşkanı Zeynel Kete de, tüm engelleme ve baskılara rağmen “Hayır” cephesinin güçlü bir çalışma yürüttüğünü aktardı. Kete, Kürt halkının ülkede yaşatılanlara karşı iradesini ortaya koyduğunu vurguladı. Kete, son olarak "Sonuçlara bakıldığında ise Adana'da halklar demokrasi taleplerinde ısrarcı olduklarını ve iradelerini ortaya koymuştur” diye konuştu.