MERSİN - Mersin Üniversitesi tarafından sözleşmesi sonlandırılan ve bugünkü KHK ile ihraç edilen Yrd. Doç. Dr. Mustafa Şener, “Kararın hiçbir hukuki değeri yoktur. Uygulanan artık diktatörlük hukukudur" şeklinde konuştu.

OHAL kapsamında yayınlanan 689 ve 690 sayılı iki yeni KHK ile birçok üniversiteden 484 akademik personel de görevinden ihraç edildi. İhraç edilenler arasında daha önce sözleşmeleri yenilenmeyerek görevlerine üniversite yönetimlerince son verilen akademisyenlerin de isimleri bulunuyor.

“Bu Suça Ortak Olmayacağız” barış bildirisine imza attıkları için Mersin Üniversitesi ile ilişiği kesilen akademisyenler şöyle; Uzman Deniz Galip Altınay, Uzman Bermal Aydın, Yrd. Doç. Dr. Ali Ekber Şahin, Prof. Dr. Atilla Güney, Yrd. Doç. Dr. Bediz Yılmaz Bayraktar, Araştırma Görevlisi Esin Gülsen, Yrd. Doç. Dr. Eylem Çamuroğlu Çığ, Yrd. Doç. Dr. Hakan Mertcan, Yrd. Doç. Dr. Melahat Kutun Gürgen, Doç. Dr. Metin Altıok, Prof. Dr. Mustafa Kalay, Yrd. Doç. Dr. Mustafa Şener, Yrd. Doç. Dr. Selim Çakmaklı, Doç. Dr. Serdal Ulaş Bayraktar, Yrd. Doç. Dr. Tolga Tören ve Yrd. Doç. Dr. Veli Mert, Yrd. Doç. Dr. Yasemin Karaca, Yrd. Doç. Dr. Hakan Altun, Doç. Dr. Ayşe Devrim Başterzi, Prof. Dr. Ayşe Gül Yilgör, Prof. Dr. Çetin Veysal.

Konuya ilişkin değerlendirme de bulunan Mersin Eğitim Sen Şube Başkanı Sinan Muşlu, " OHAL' in bir an önce sonlandırılması ve KHK hukuksuzluğuna son verilmesi gerekir. Özellikle üniversitelerde iktidardan farklı düşünen tek bir akademisyen bırakmayacak şekilde tasfiyeler yapılıyor" dedi. Bu gelişmelerin zihniyetlerin çoraklaşması ve gericileştirilmesini daha da derinleştireceğini kaydeden Muşlu, "Akademisyenlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Tüm kamuoyunda artık OHAL ve KHK sistemine son verilmesi için sesimizi yükseltmeliyiz" diye konuştu.

Mersin Üniversitesi tarafından yaklaşık bir yıl önce sözleşmesi sonlandırılan ve bu gün yayınlanan KHK ile ihraç edilen akademisyen Yrd. Doç. Dr. Mustafa Şener, referandum sonrası böyle bir karar beklediklerini özellikle referandumda zorla "Evet"in çıkarılmasıyla birlikte beklediklerini ifade etti. Verilen kararın siyasi bir karar olduğunu dile getiren Şener, "Özellikle sıra Mersin Üniversitesine gelmişti. Kararın hiçbir hukuki değeri yoktur. Neyin hukuku? Uygulanan artık diktatörlük hukuku" şeklinde konuştu. Üniversitenin bir yıl önce sözleşmesini sonlandırdığını hatırlatan Şener, bu KHK ile düşman hukuku uygulandığını belirterek, "Resmen cesedimizi çiğnemek istiyorlar. Vahşi bir intikam hissiyle benim gibi kamu görevlisi olmayan ve sözleşmesi yenilenmeyen birçok arkadaşımda ihraç edildi" dedi.

Kararın hiçbir hukuki yanının olmadığını söyleyen Şener, "Medeni ölüme mahkum edeceğiz" söyleminin yerine getirilmeye çalışıldığına dikkat çekerek, "Bu devirde böyle bir hukuksuzluğun bu kadar aleni yapılmasını insan yakıştıramıyor. Bizleri emekliliğimizden, seyahat özgürlüğümüzden her şeyimizden mahrum bırakıyorlar ve bunun hukuk açısından değerlendirilmesi isteniyor. Artık 90 yıllık Cumhuriyet hukuku yerine diktatörlük hukukun işlediğini görüyoruz" ifadelerinde bulundu.