HABER MERKEZİ - Gazeteci, devrimci ve kendi deyimiyle “şehir gerillası” Ulrike Meinhof’un, hücresinde asılı halde bulunuşunun üzerinden 41 yıl geçti.
Ulrike Meinhof 7 Ekim 1934’te Almanya’nın Oldenburg şehrinde doğdu. 1959-1968 yılları arasında gazetecilik yaptı. 1962’de ikiz kızları dünyaya geldi. 1970 yılında Andreas Baader’i hapisten kaçırdı ve ikisi, Gudrun Ensslin ile birlikte Kızıl Ordu Fraksiyonu (RAF) kurucuları arasında yer aldı. Kendilerini “şehir gerillası” olarak tanımlıyorlardı. Ulrike 1972 yazında yakalandı ve arkadaşlarıyla birlikte yargılandı. 9 Mayıs 1976’da, yargı süreci henüz bitmeden, tecrit altında bulunduğu hücresinde asılı bulundu. Resmi kayıtlara intihar olarak geçse de ölümü hep şüpheli kaldı.
‘BEYNİNDE BİR HASAR VAR ONDAN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLDU’
Ölümünden yıllar sonra Ulrike’nin beyninin incelenmek için otopside çıkarıldığı açığa çıktı. Beyninde hasarlı bir bölge tespit edildiği doktorlarca iddia edilerek 2 çocuk annesi, 38 yaşında bir kadının evini barkını terk ederek silahlı bir örgütün liderliğini üstlenmiş olmasının ancak beynindeki hasarla açıklanabileceğini ileri sürdü.
Bir kadının mevcut sisteme karşı gösterdiği direniş ve verdiği özgürlük mücadelesini kadının bedenindeki bir eksikliğe ya da fazlalığa bağlayarak açıklama çabasına giren uzmanlar Ulrike Meinhof’un kadın direniş tarihindeki yerini almasının önüne geçemediler. Kızı Bettina’nın talebiyle Ulrike’nin beyni, mezarının bulunduğu yere 2002’de defnedildi.