İZMİR - Ege Üniversitesi Rektörü Hatice Beril Dedeoğlu'nun, öğrencilere yönelik uzaklaştırma cezalarına mahkemece verilen yürütmeyi durdurma kararına itiraz etmesine tepki gösteren avukatlar, "Neden öğrencilerinize bu kadar düşmansınız? Üniversite yönetiminizin bir çürüme içinde olduğunu size söylemek zorundayız" dedi.
Kapatılan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukatlar, cemaat soruşturması kapsamında memuriyetten atılan Ege Üniversitesi eski Rektörü Cüneyt Hoşcoşkun'un öğrencilere yönelik uzaklaştırma cezalarına mahkemece verilen yürütmeyi durdurma kararına yeni rektör Hatice Beril Dedeoğlu'nun itiraz etmesi nedeniyle üniversite yönetimine açık mektup yayınladı. "Ege Üniversitesi Rektörü Hatice Beril Dedeoğlu’na Açık Mektup" başlığıyla yayınlanan mektupta, "Size bu mektubu disiplin cezalarıyla sindirilmeye çalışılan öğrencilerin avukatları olarak yazıyoruz. İçinde bulunduğunuz hâl bir kötülük hâlidir. Bu nedenle sizi uyarma ihtiyacı hissediyor ve bu mektubu da bu nedenle yazıyoruz. Belki haberiniz yoktur; size selefiniz olan Rektör’ün yaptıklarını hatırlatarak başlayalım mektubumuza. Ege Üniversitesi, 2017 yılına çok kötü bir başlangıç yaptı. Birçok öğrenciye disiplin cezası vererek sezonu açtı" denildi.
HOCALARIN UĞURLANMASI BİLE SORUŞTURMA KONUSU!
Üniversitenin, Hoşcoşkun dönemi olan 2015 yılında yapılan basın açıklamaları, anma ve protesto eylemlerini disiplin soruşturmalarının konusu yapmaktan çekinmediğini belirten avukatlar, geleneksel YÖK protestosundan ülkede üç günlük yas ilan edilen Ankara Katliamı protestosuna hatta ihraç edilen hocalarını uğurlayan öğrencilere bile uzaklaştırma cezaları verildiğini anımsattı.
50'nin üzerinde öğrencinin bu cezalarla cezalandırıldığını kaydeden avukatlar mektupta, "Bir kere daha hatırlatalım, bu eylemler sıradan basın açıklamaları, anmalar ve bildiri dağıtmalar şeklindeki basit düşünce açıklaması şeklindeki eylemlerdi. Ancak, üniversiteniz bunlara tahammül göstermedi" ifadelerini kullandı.
'ÜNİVERSİTE YÖNETİMİ OLARAK ÇÜRÜME İÇİNDESİNİZ'
Mektupta yeni üniversite yönetiminin ahlaki bir çöküntü içerisinde olduğunun altını çizen avukatlar, şunları aktardı: "Üniversite yönetiminizin bir çürüme içinde olduğunu size söylemek zorundayız. Zira akademisyenler KHK zulmü ile okuldan uzaklaştırılırken yıllardır birlikte çalıştıkları mesai arkadaşları olan yöneticiler -bırakın karşı durmayı, dayanışmayı- onları okuldan uğurlamayı akıllarına getirmedikleri gibi onların görevini yerine getiren, hocalarına uğurlama yapan öğrencilere disiplin soruşturmaları açıp cezalandırdılar. Böyle yöneticilere acıyoruz. Bunların içinde bulunduğu durumu bir ahlâki çöküntü olarak görüyoruz."
Üniversitenin önceki rektörü Hoşcoşkun'un öğrencilere yönelik bir kötülük hali içerisinde olduğunu da belirten avukatlar, disiplin cezalarının kayıt döneminde uygulamaya konulacak şekilde ayarlandığını ve öğrencilerin yarıyıl boyunca okuldan uzaklaştırılmaları için çaba sarf edildiğini ifade etti.
'ÖĞRENCİLERİNİZE NEDEN BU KADAR DÜŞMANSINIZ?'
Hoşcoşkun'un "Cemaat üyeliği" nedeniyle görevden alınması ve memuriyetten atılmasının ardından ise yeni yönetimin de cemaatçi Hoşcoşkun'un tavrını devam ettirdiğini aktaran avukatlar, "Sonra rektörünüz bir 'FETÖ örgütü' soruşturması kapsamında görevinden alındı ve şimdi de kamu görevinden çıkarıldı. Ancak, uygulamaları devam ediyor. Siz de sizden önce açılan soruşturmalara cezalar yağdırmaya devam ettiniz. Buna rağmen, siz göreve gelmeden hemen önce verilen cezalara açılan bütün davalarda mahkemelerce yürütmeyi durdurma kararları verildi. İdare mahkemelerinin verdiği yürütmeyi durdurma kararları sayesinde dava açan hiçbir öğrenci mağdur olmadı. Kayıt yaptırabildiler, öğrenim hayatlarına devam ediyorlar. Siz ne yaptınız; her bir dosya için 100 TL itiraz masrafını da ödeyerek 'yürütmeyi durdurma' kararlarına itiraz ettiniz. Bu itirazlara belki de yasal bir hakkın kullanımı olarak bakıp geçebilirdik. Ancak, anlayamıyoruz; neden öğrencilerinize bu kadar düşmansınız? Onları okuldan uzaklaştırmak için bu kadar çabayı neden sarf ediyorsunuz?" diye sordu.
Bölge İdare Mahkemesi'nin üniversitenin itirazlarına yönelik tüm başvuruları reddettiğini de ifade eden avukatlar, mahkemenin verdiği kararlarda "Açık hak ihlâli nedeni ile yürütmenin durdurulması" kararlarını onayladığını söyledi.
'ÖĞRENCİLERE KÖTÜLÜK YAPMAKTAN VAZGEÇİN'
Üniversite yönetiminin yürütmeyi durdurma kararlarına itiraz etmesini "Bir akıl tutulması" olarak nitelendiren avukatlar, mektupta şu ifadelere yer verdi: "Size tavsiyemiz şudur; yaşadığınız akıl tutulmasından kurtulmak istiyorsanız öğrencilerinize kötülük yapmaya çalışmaktan vazgeçip bugüne kadar basın açıklaması, anma, bildiri dağıtma gibi nedenlerle öğrencilerinize verdiğiniz disiplin cezalarını iptal edin. Devam eden soruşturmaları geri çekin. İfade özgürlüğü Anayasal bir haktır. Anayasal hakkını kullanan öğrencilere zorluk çıkarmak yerine onları teşvik edin."