İZMİR - Adalet arayışının 384’üncü haftasında hasta tutuklulara dikkat çeken İHD İzmir Şubesi, bin 86 tutuklunun ölümü beklediğini söyledi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi "Hasta mahpuslara özgürlük" ve “Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın” şiarıyla yaptıkları eylemin 384'üncüsünü Konak Meydanı Eski Sümerbank önünde gerçekleştirildi. "Susma suça ortak olma ölüyorlar", "Adli Tıp idam, yargı infaz oldu" pankartlarının açıldığı açıklamaya birçok sivil toplum örgütü temsilcisi de destek verdi. İHD adına açıklamayı İHD İzmir Şube Yöneticisi Deniz Bayrak yaptı.

‘BİR YILDA 172 MAHPUS ÖLDÜ’

Adalet Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre son iki yılda ağır hastalığı nedeniyle ceza ertelemesi için başvuruda bulunanların sayısının 171 olduğunu hatırlatan Bayrak, ceza ertelemesi uygun görülen ancak henüz tahliye edilmeyen hasta tutuklu sayısının da 841 olarak açıkladığını kaydetti. Türkiye cezaevlerinde 841 hasta tutuklunun Adli Tıp Kurumu’nca (ATK) tahliyesinin uygun görüldüğünü belirten Bayrak, buna rağmen tahliye edilmeyi beklediklerini ve yine bin 86 hasta tutuklunun raporlarının kabul edilmediği için ölümü beklediklerini söyledi. Cezaevlerinde yaşamını yitiren hasta tutuklulara ilişkin Bakanlığın verileri ile devam eden Bayrak, “Bakanlık son 5 yılda cezaevlerinden tahliye edilmeden 451 mahpusun yaşamını yitirdiğini, mahpushanelerde ağır hastalığına rağmen tahliye edilmeyen 9 mahpusun daha olduğunu aktardı. Kayıtlara göre en fazla mahpus ölümü 2016 yılında gerçekleşti. Geçen yıl 172 tutuklu ve hükümlü mahpushanede yaşamını yitirirken, 2017 yılının ilk 2 ayında ise haftada en az 3 mahpusun yaşamını yitirdiği ortaya çıktı" diye konuştu.

‘SÜRECE YAYILMIŞ BİR İDAM CEZASI'

Hapishanelerde olan tutuklulara yapılan baskıların OHAL ilanıyla birlikte katbekat artığını söyleyen Bayrak, şöyle devam etti: "Bu durum hasta mahpuslar için çok daha vahim bir hal almaktadır. Büyük bir çoğunluğu, dışarıda bile tedavisi zor yapılacak hastalıklarıyla mahpushane gibi bir ortamda mücadele vermektedir. Bu durum mahpusları yavaş yavaş ölüme sürüklemektedir. Hasta mahpusların serbest bırakılmaması, insan onuruna aykırı bir muamele, işkence ve sürece yayılmış bir idam cezasıdır.”

Bayrak, açlık grevlerinin 76’ncı gününde tutuklanan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın durumuna da işaret ederek, "Biz insan hakları savunucuları olarak mahpusların sağlığa erişim haklarının sağlanması, koruyucu sağlık hizmetlerine önem verilmesi, hastalığı olanların tedavi olanaklarından yararlanmaları için gerekli önlemlerin alınması ve ağır hastalığı olanların derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz” dedi.