DERSİM - Bölgede derinleşen savaş ve çatışmalarla birlikte Dersim’de, askeri karakolların çevresine yerleştirilen beton bariyerler halkın mağduriyetine yol açmış durumda. Öyle ki alınan güvenlik önlemleri, bugüne kadar 4 sivil yurttaşın ölümüne neden oldu.
Dersim’de son bir yılda asker ve polis beton bariyerler ve kumdan inşa edilen kontrol noktaları oluşturarak, güvenlik sağlamaya çalışıyor. Beton bariyerler ile kaplanan gizli asker ve polis noktalarında bir yandan yurttaşlar saatlerce engellenirken, diğer yandan yapılan operasyonlarda bugüne kadar çok sayıda kişi doğrudan veya dolaylı yoldan vurularak yaşamını yitirdi.
KONTROL NOKTALARI KARAKOLA DÖNÜŞTÜ
Dersim’de güvenlik önlemleri Elazığ üzerinden gelen yurttaşlar için Kovancılar ilçe girişinde, Akpazar (Perî) Beldesinin yakınında bulunan Seyitli Köprüsü’nde ve Aktuluk bölgesi olmak üzere 3 ayrı noktada alınıyor. Her üç kontrol noktası da kumdan inşa edilen kısa bir bölmeye zırhlı aracın katılmasıyla başlarken, son dönemlerde savaş ve çatışmaların artmasıyla birlikte birçok il ve ilçeden bombalı araçlarla yapılan saldırıların ardından 100 metre ilerisine kadar zikzak çizilerek yapılan beton bariyerlerle çevrildi. Üzeri de kapatılan bu arama noktaları artık kontrol noktasından çıkarak birer karakola dönüştü.
SAATLER SÜREN GBT BEKLEYİŞİ
Yine Elazığ’dan Pertek ilçesi üzerinden Dersim’e gelen yurttaşlar da, feribotla barajın üzerinden karaya iner inmez iki katlı ev görünümünde olan ve etrafı telle güçlendirilen kum çuvallarının üzerlerine geçilmesi ile oluşturulan güvenlik noktasıyla karşılaşıyor. Çevresinde de çok sayıda askeri zırhlı aracın çevrildiği noktada, feribotta birlikte bekleyen araçların Genel Bilgi Tarama (GBT) ve bagaj kontrolleri saatleri alabiliyor.
40 DAKİKA SÜREN YOLDA 50 DAKİKALIK ARAMA
Dersim’de alınan güvenlik önlemlerinden en fazla etkilenen yer ise Ovacık. Tek geçişi Munzur Vadisi ve Hozat üzerinden stabilize yol olan ilçe, adeta devletin en yüksek güvenlik önlemlerinin aldığı noktaların başında geliyor. Dersim’den giden araçlar için Kemerebel noktasında kurulan ve adeta halka eziyet çektiren kontrol noktası, 10 kilometre ilerisinde ise bulunan Halvori karakolunda yola çıkan asker de saatlerce arama yapıyor. Ovacık ilçe girişinde de kurulan arama noktası ile birlikte normal şartlarda 40 dakika süren yolculuğun 50 dakikası kontrol noktalarında geçirmek zorunda kalıyor.
Yaz aylarında gündüz saatlerinde Kemere Bel akşam saatlerinde ise eski adliye önünde yapılan eylemlerde, çok sayıda asker ve polisin yaşamını yitirmesinden dolayı bu nokta beton bariyer ve demir bariyerlerle güçlendirildi.
GÜVENLİK YOLU 40 GÜN KAPATTI
Ovacık’ta operasyon ve güvenlik gibi gerekçelerle ilçe yolu 40 günden fazla çift yönlü ulaşıma kapatıldı. Yine ilçede günlerce telefon ve internet şebekeleri de bilinçli bir şekilde kesildi. Polis lojmanlarına yapılan bombalı araç saldırısının ardından ise adeta halka ceza kesen güvenlik güçleri her evin önüne kum dökerek yolları kapadı. Yine kumları kürekleri ile yoldan atan yurttaşların evlerinin önü dahi birçok nokta beton bariyerlerle kapatıldı.
ÖĞRENCİLER GÜVENLİK İÇİN MERKEZE ALINDI
İlçeyi cezalandırmaya devam eden güvenlik önlemleri son olarak geçtiğimiz yıl sonunda üniversite öğrencilerinin eğitimini Dersim merkezinde bulunan üniversiteye kaydırdı. 2016’nın başlarında öğrencilerin tamamı güvenlik önlemleri adı altında merkeze çekildi
NAZİMİYE’DE GÜVENLİK HAD SAFHADA
Nazimiye ilçesinde de yine Kutudere’si bölgesine giden yurttaşların önü Karakol ve ilçe girişi önünden kesilirken, askerlerin karakol önünde durdurduğu yurttaşlara yaklaşmayarak araçtan inip bagajı açması ve elinin tetikte olan askerlerin direkt hedef olarak yurttaşları nişan alması dikkat çekiyor.
HALKA GIDA AMBARGOSU
Yine Dersim’in Hozat ve Çemişgezek ilçelerinde de ilçe girişlerinde kurulan arama noktalarında da benzer uygulamalar görülürken, Pülümür Vadisi ve Pülümür ilçesine giden yollarda ise kurulan arama noktaları halkın evine erzak götürmesi dahi engelleniyor. Pülümür’de yaşayan köylüler, yıllık ihtiyaçları için gittikleri Erzincan’dan dönerken defalarca gıda ambargosuyla karşılandı. 3 ayda bir alışverişe giden ve genelde toplu alışveriş yapan yurttaşların birçoğu, hakkında “Örgüte yardım yataklık” benzeri maddelerden cezalar verildi. Kış ayları boyunca yolu sürekli ulaşıma kapanan çoğu köy halkı devletin gıda ambargosu nedeniyle evine erzak dahi götüremedi.
CEMEVİ KARŞISINDA GÜVENLİK NOKTASI
Devletin en yoğun önlemler aldığı güvenlik noktalarından biri de Cemevi karşısında bulunan Sütlüce arama noktası. Adeta sağlı sollu zikzakların çekilerek yoğun güvenlik önlemi alınan bölgede ki arama noktası, halkı bezdirdi. Adeta karakoldan daha fazla askerin bulunduğu bu noktada da özellikle PKK’lilere ait cenazelerin Cemevi’nde ki törenin ardından götürülmesi esnasında en az 5 polisin kameralarını açarak araç ve kişiler saatlerce bekletiliyor.
GÜVENLİK ÖNLEMLERİ 4 SİVİLİN CANINA MAL OLDU
15 Temmuz darbe girişiminin ardından OHAL ilan edilmesiyle Hozat’ın Pakîre köyünde 1 Ağustos günü babasını köy karakoluna imzaya götüren 22 yaşındaki Mesut İlkbahar, karakola varmadan aracının taranması sonucu canından oldu. Munzur Vadisi’ne 9 Ağustos Salı günü yapılan bombardıman sonrası, Ovacık yolu araç gidiş gelişlerine kapatılırken, zorla fiber elektrik arızanın onarımı için gönderilen Şükrü Abay isimli işçi tek kurşunun isabet etmesi sonucu yaşamını yitirdi. 6 Eylül Salı günü Kemerebel noktasındaki Kobra tipi zırhlı polis aracı, kent merkezindeki Seyid Rıza Meydanı’nda virajda süratle dönerken ezdiği 71 yaşındaki Naciye Özdemir adlı kadını ölümüne neden oldu. Sivil ölümlerine neden olan güvenlik önlemleri, 20 Eylül’de Munzur Vadisi’nde operasyona çıkan askerlerin taradığı minibüsün şoförü Ersin Demir’in (28) canından olmasıyla sonuçlandı.
Yine yasaklı olan Hozat’ın Amutka Bölgesi’nde 9 Eylül tarihinde ihaleye açılan ormanlık alanda ağaç kesimi için giden 3 yurttaşın aracının geçişi sırasında patlama meydana geldi. Patlama da bir yurttaşın cenazesi 3 gün sonra devlet güçlerince kaldırılırken 2 yurttaşın ise akıbeti henüz belli değil. Bölgede giriş çıkışların tamamen karakola bağlı olmasına rağmen yurttaşların yasaklı ilan edilen bölgeye nasıl gittiklerine ilişkin ise herhangi bir açıklık dahi getirilmedi.
DERSİM’DE HER YER YASAKLI
Dersim’de “Özel güvenlik Bölgeleri” adı altında yine adeta şehrin en güzel bölgeleri yaklaşık son 2 yıl boyunca, 15 gün, 30 gün ve 6 aylık sürelerce defalarca yasaklandı. Dersim’de şu an tüm ilçelere bağlı onlarca yer ise halen yasaklı durumda. Yaz aylarında bu yasaklar geçimini arıcılık ve yaylacılık üzerinden sağlayan binlerce yurttaşı da olumsuz yönde etkiledi. Yasaklı ilan edilen bu bölgelerde inanç için ibadet yerleri, ziyaret ve gezi için tarihi kale ve eserlerin gezimi yasaklandı. Bu bölgelere atılan top ve yapılan bombardıman dolayısıyla da hektarlarca alanda ormanı yangını çıktı.