İSTANBUL/İZMİR - Açlık grevlerinin 93'üncü gününe giren Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için bir araya gelen demokratik kitle örgütleri, OHAL'in son bulmasını ve Özakça ile Gülmen'in serbest bırakılmasını istedi.
Barış İçin Akademisyenler, Özgürlükçü Hukukçular Platformu, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (THİV), Halkalrın Demokratik Partisi (HDP), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı (TOHAV) gibi birçok demokratik kitle örgütü açlık grevindeyken tutuklanan Akademisyen Nuriye Gülmen ve Öğretmen Semih Özakça'nın serbest bırakılıp işlerine geri dönmesi için Galatasaray Lisesi önünde bir araya geldi. Halk, polisin bariyerlerle oluşturduğu alana girmeyi kabul etmeyip bariyerlerin dışında açıklama yaptı.
‘TUTUKLAMALAR İLE SESLERİNİ BASTIRAMAZLAR’
Eylemde ilk olarak söz alan KHK ile ihraç edilen öğretmen Nursel Tanrıverdi, Gülmen ve Özakça'nın seslerinin duyulmadığını belirterek, "Ana akım basını onların sesini bilerek bastırıyordu. Arkadaşlarımız işkence ile gözaltına alınıp tutuklandı. Onları tutuklamakla seslerini bastıramazlar. Biz mücadelelerini sürdüreceğiz" dedi.
Basın açıklamasını KHK ile kapatılan Çağdaş Hukukçular Derneği avukatlarından Naciye Demir okudu. Ülkede OHAL süreciyle birlikte KHK ile hak ve özgürlüklerin tamamı açısından büyük bir geri gidişin yaşandığını ifade eden Demir, “İktidar OHAL'i bahane ederek kazanılmış her türlü hakkı geri almaktadır. Gazeteler, televizyonlar kapatılmakta. Muhalif her türlü ses susturulmakta, binlerce akademisyen ve yüzbinlerce kamu ekmekçisi işsiz bırakılmaktadır. Hukuk ayaklar altındadır, hak arama yollarının tamamı kaldırılmıştır” dedi.
‘AÇLIK GREVİNİN 93’ÜNCÜ GÜNÜ’
Demir, Özakça ile Gülmen'in 213 gündür direndiklerini ve işlerini geri isteme talebi ile başlattıkları açlık grevlerinin 93 güne girdiğini ve 17 gündür de tutuklu olduklarını belirtti. Sağlık durumlarının kritik sınırlarda olan Gülmen ve Özakça’nın her gün biraz daha ölüme, sakat kalmaya yaklaştırıldığını dile getiren Demir, “Yapılan işkence fiillerinin etkili bir şekilde soruşturulup, kasten işkence yapan kolluk kuvvetleri, Yüksel Caddesi insan hakları anıtı etrafındaki utanç bariyerini kaldırmalıdır” dedi. Birçok ilde haklarını aramak için emekçilerin yaptıkları eylemleri hatırlatan Demir, Gülmen ve Özakça'nın sesi olmak ve taleplerinin duyurulması gerektiğini söyledi. Demir, OHAL'in son bulmasını ve ÖZakça ile Gülmen'in serbest bırakılmasını istedi.
GÜLMEN VE ÖZAKÇA İÇİN İZMİR’DEN DE ÇAĞRI
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri de Gülmen ve Özakça'nın durumuna dikkat çekti. Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde toplanan Emek ve Demokrasi Güçleri’ne HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan da destek verdi.
OHAL ve KHK'lerden ötürü birçok yurttaşın haksızlığa uğradığını ifade eden TMMOB İzmir Yöneticisi Melih Yalçın, kamuoyuna duyarlılık çağrısı yaparak Gülmen ve Özakça’nın serbest bırakılmasını istedi.