Lefke Üniversitesi tek dersi kalan Kürt öğrenciyi ihraç etti

LEFKOŞA - Lefke Avrupa Üniversitesi'nde okuyan Kürt öğrenciler, üniversite ve ırkçı öğrenci gruplarının saldırılarıyla karşı karşıya. Gözaltına alındığı için son ders sınavına giremeyen Kutbettin Oktay, mazeret sınavına da alınmamak için üniversite yönetiminin takvim dışı toplanarak hakkında ihraç kararı verdiğini savundu.

Türkiye üniversitelerinde sol, sosyalist, demokrat ve yurtsever öğrenciler üzerindeki baskılar her gün artarak devam ederken, bu baskıların bir benzeri de Kıbrıs'ta bulunan üniversitelerde yaşanıyor.

Lefke Avrupa Üniversitesi’nde okuyan Kürt öğrencilerin, okul yönetimi tarafından desteklenen ırkçı öğrencilerin saldırılarına maruz kaldığı belirtiliyor. Bununla da yetinmeyen üniversite yönetiminin saldırıya uğrayan Kürt öğrencilere çeşitli cezalar verdiği savunuluyor.

Bu öğrencilerden biri Kutbettin Oktay. Disiplin Kurulu kararı ile 1 Mart günü "kesin ihraç" cezası verilen Oktay'ın okul ile bağı koparıldı. Oktay hakkında devam eden mahkeme ise sonuçlanmış değil. Oktay'ın durumunda olan çok sayıda Kürt öğrenci bulunuyor.

Oktay, yaptıkları hiç bir eyleme izin verilmediğini belirterek, "Roboski anması yapmak istedik, öz yönetim alanlarına destek açıklamaları yapmak istedik; ama yönetim bunlara hiç bir gerekçe göstermeden izin vermedi. Bizim yaptığımız eylemler sonrasında hakkımızda soruşturmalar açılıyor. Yapmak istediğimiz Roboski anması 'hassasiyetlerimiz var' denilerek engellendi. Ancak ırkçı gruplar tarafından yapılan eylemlere hiçbir engel çıkarılmıyor" dedi.

Hakkında soruşturma açılan çok sayıda öğrencinin uzaklaştırma cezası aldığını söyleyen Oktay, "Eylemlere katıldığı için hakkında soruşturma açılan onlarca arkadaşımız okuldan uzaklaştırıldı. Yarım dönem uzaklaştırma cezası alan öğrencilerin geriye kalan dönemdeki sınavlardan aldığı sonuçlar da aynı şekilde sayılmıyor. Burslu öğrencilerin bursları kesilmiş durumda. Irkçı saldırılar sonucunda şikayetçi olmak isteyen Kürt öğrenciler, okul yönetimi ve polisin baskısı ile karşı karşıya kalıyor. Saldırıları gerçekleştiren ırkçı öğrencilerden gözaltına alınanlar ise kısa bir süre içerisinde serbest bırakılıyor" diye konuştu.

SALDIRANLARA DEĞİL SALDIRIYA UĞRAYANLARA GÖZALTI

Oktay, 14 Mayıs günü okul yurduna gittikleri sırada bulundukları aracın ırkçı bir grup tarafından saldırıya uğradığını dile getirerek, "Direksiyonda ben vardım. Can havliyle geri geri giderken aracım çukura girdi ve olduğu yere saplandı, çıkamadım. O sırada, daha önce Adana'da taciz ve çeşitli suçlardan dosyası bulunan biri, aracımıza saldırdı. Sürücü koltuğunda ben olduğum için müdahalede dahi bulunamadım. Araçtaki diğer arkadaşlar kendilerini savundu. Daha sonra bir şekilde aracımızı saplandığı yerden çıkarmayı başardık ve olay yerinden uzaklaştık. Saldıran gruptan şikayetçi olmak için polis karakoluna gittik. Şikayetçi olduktan sonra polis grubu veya gruptan birini değil, bizi nezarete attı" dedi.

Saldırıya uğradıkları yerde mobese kameralarının olduğunu belirten Oktay, "Kamera kayıtları incelenebilseydi saldırıya uğrayanların biz olduğu net şekilde anlaşılırdı. Zaten aracımızın her tarafı faşistlerce kırılıp dökülmüştü. Daha sonra öğrendiğimize göre, faşistler yurt yönetimine görüntüleri sildirmişler. Yurt rektörlüğe bağlı bir yurt. Zaten saldıran gruptan birkaç kişi sosyal medya hesaplarından saldırıya dair çok şey paylaşmış ve saldırdıklarını, vurup kırdıklarını yine sosyal medya üzerinden itiraf etmişlerdi. Daha sonra olanlar faşist gruplar ve okul yönetimi tarafından planlı bir şekilde gelişti" diye konuştu.

'SON SINAVIMA GİREMEDİM'

Gözaltında kaldığı için sınavına giremediğini dile getiren Oktay, "Bir tek dersim kalmıştı ve onu da versem mezun olacaktım. Daha sonra mazeret sınavı için dilekçe vererek, sınava girmek istediğimi beyan ettim. Dilekçe usulen verilen bir şeydi, normal şartlarda da mazeret sınavı her öğrenciye verilen bir haktır. Dilekçe yazdıktan sonra kurul takvim dışı toplanarak, okuldan ihracımı verdi. Normalde tek sınavım kalmıştı ve mezun olacaktım. Kurul mahkeme kararını beklemeden toplanmış ve mezun olmamamız ve sınır dışı edilmemiz için hukuka aykırı davranarak her şeyi yaptı" dedi.

'REKTÖR BİZİ TEHDİT EDİYOR'

Okul rektörünün sık sık kendilerini "Arkamda AKP milletvekilleri var" şeklinde tehdit ettiğini ileri süren Oktay, "Öğrenci arkadaşların içinde tek tek isim sayarak, ismini saydığı öğrencileri okulda okutmayacağını ve Kıbrıs'ta barındırmayacağını söylüyor. Daha sonra da faşistler ve özel harekat polisleriyle işbirliğine girerek sistematik saldırılar başlattılar. Faşistler saldırdı, polis faşistleri korudu ve okul yönetimi de ihraç etti" şeklinde konuştu.