URFA - Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi’nde 5 yıl önce 13 cana mal olan yangınla ilgili AYM'nin "Yaşam hakkı ihlali var" kararına rağmen soruşturmada bir arpa boyu yol alınamadı.
Urfa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda adli tutukluların kaldığı C 15 koğuşunda 16 Haziran 2012 tarihinde yaşanan yangında yaşamını yitiren 13 mahkum hakkındaki soruşturmada Anayasa Mahkemesi'nin "Yaşam hakkı ihlali var" kararına rağmen bir aşama kaydedilemedi. 5 mahkumun da yaralandığı yangına dair açılan ilk soruşturmada Urfa Cumhuriyet Başsavcılığı, cezaevi yönetimini aklamış ve "Kovuşturmaya yer yoktur" kararı vermişti.
AYM: YAŞAM HAKKI İHLAL EDİLDİ
Yangında yaşamını yitiren tutuklulardan Yusuf Ekşili’nin annesi Meral Ekşili, savcılığın kararını AYM'ye taşıdı. Başvuru üzerine AYM, 4 Kasım 2015 tarihinde "Anayasa’nın 17’nci maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkı kapsamında, yaşamı koruma yükümlülüğüyle etkili soruşturma yürütme yükümlülüğünün ihlal edildiğine" karar vermişti. Mahkeme, ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden soruşturma açılması amacıyla kararın bir örneğini Urfa Başsavcılığı’na göndermişti.
AYM EKSİKLERİ SIRALADI
AYM kararında Urfa Cezaevi’nin 1968 yılında faaliyete geçen eski tip bir cezaevi olduğu hatırlatılarak, “Olay tarihi itibariyle bünyesinde 47 bölüm (koğuş ve oda) bulunan ceza infaz kurumunun kapasitesi 400 civarında olmasına rağmen toplam bin 50 tutuklu ve hükümlü bulunmaktadır” demişti. Yanan C-15 koğuşunun kapasitesinin 7 kişi olduğu, buna karşılık koğuşta olay sırasında 18 kişinin barındığının ifade edildiği kararda, olay tarihinde görevli olan 21 infaz koruma memurundan 5’inin de izinli olduğu, cezaevinde yangın alarmı sisteminin bulunmadığı ve yangın hortumlarının C-15 koğuşuna ulaşmak için yeterli uzunlukta olmadığı vurgulanmıştı.
KARARA RAĞMEN SORUŞTURMADA BİR İLERLEME YOK!
Anayasa Mahkemesi'nin kararına rağmen hala davada bir ilerlemenin olmadığını belirten yangında oğlu Yusuf Ekşili'yi (26) kaybeden Meral Ekşili'nin avukatı Mehmet Kırboğa davaya ilişkin şunları söyledi: "Yangınla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı kovuşturmaya yer yoktur kararı vermişti. Bu karar ile yapmış olduğumuz başvuru üzerinden Anayasa Mahkemesi soruşturmanın tekrar açılması kararı verdi. Bu karar üzerine Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı tekrar soruşturma başlattı. Bu kararın üzerinden 2 yıla yakın bir süre geçmesine rağmen halen soruşturma tamamlanmadı." Kırboğa, soruşturmaya dair gizlilik kararının da sürdüğünü ve dosyaya çok hakim olamadıklarını söyledi.
ETKİLİ SORUŞTURMA YOK
Dava ile ilgili etkili bir soruşturmanın yapılmadığını söyleyen Kırboğa, "AYM'nin kararından sonra kararda belirtilen ihmali olanlardan şüpheli olarak ifadesi alınan, gözaltına alınan veya tutuklanan bir kişi dahi yok. AYM kararında belirtilen eksiklikleri ve ihmali olanların cezalandırılmasına yönelik makul bir sürede soruşturmanın tamamlanarak kamu davası açılmaması halinde konuyu tekrar AYM gündemine taşıyacağız" dedi.
‘AYM KARARI DANIŞTAYI BAĞLAR’
Olayla ilgili yakınını kaybeden bir ailenin açtığı tazminat davasıyla ilgili Danıştay'ın cezaevi yönetiminin kusurunun bulunmadığı yönünde bir karar verdiğini söyleyen Kırboğa, "Danıştay'ın bu kararının AYM kararından önce olması ve AYM kararlarının diğer yüksek mahkemeleri de bağlaması nedeniyle Danıştay'ın kararı ceza sorumluluğunu etkilemez. Olayda kusur ve ihlali olanların cezalandırılması için bir an önce soruşturmanın tamamlanarak kamu davasının açılması ve sorumluların cezalandırılması gerekir" ifadesini kullandı.
ANNENİN GÖZYAŞLARI
Yangında oğlu Yunus Ekşili'yi kaybeden Meral Ekşili, gözyaşlarına hakim olamadan, "Yangının 5'inci yılı. Biz bu sürecin takipçisi olacağız. Oğlum henüz ceza almamıştı. 4 buçuk ay olmuştu ki tutuklanmıştı. Daha mahkemeye çıkmamıştı. Oğlum beni aradı koğuştan çıkmak istediğini söyledi. Sonra da yangında kaybettim onu" dedi.