İZMİR - DEÜ’de emekli akademisyen Prof. Dr. Yeşim Edis Şahin'in de aralarında bulunduğu 12 akademisyenin açığa alınması protesto edildi. Prof. Dr. Cem Terzi, barış talebinde ısrarcı olduklarının altını çizerek, “Eğer bir toplum olmak istiyorsak sadece hakikat kurtarır bizi. Barış hakikat ile gelir” dedi.

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Rektörlüğü tarafından “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisine imza attıkları gerekçesi ile 12 akademisyenin açığa alınması protesto edildi. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi, Eğitim Sen 3 Nolu Şubesi ve Türk Tabipler Birliği çağrısı üzerine DEÜ Hastanesi Klinik girişinde gerçekleştirilen eyleme çok sayıda siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcisinin yanında ihraç edilen kamu emekçileri de destek verdi. "Barıştı Sözümüz Vazgeçmeyeceğiz" pankartının açıldığı eylemde sloganlar atıldı.

'HAKİKATİN HÜKMÜNDE ZALİMLERE YER YOKTUR'

Açıklama öncesi açığa alınan akademisyenlerden Prof. Dr. Cem Terzi, hakikat ve barış için mücadele ettiklerini söyledi. Barış talebinin suç olamayacağının altını çizen Terzi, “Hakikat ve barış için bedel ödedik ve ödemeye de hazırız. Bugünlerde bu ülkede yaşayanların kendinden olmayanların farklı konuşan, yazan ve çizenlerin yaşadıkları, yaşananların ne kadar zalimce bir davranış olduğunu gözler önüne seriyor. Bence ‘neden zalimleştik’ sorusunu sormak gerek. Neden yaşadıklarımız, değerlerimiz, duygularımız hatta kutsal saydıklarımız giderek birbirinden uzaklaştı. Nasıl ve neden zalimleştik. Bu soruyu sormak gerekiyor. Hakikate değer vermekte ve hakikatin peşinden koşmakla çok derin bir ilişki var. Hakikatin hükmünde zalimlere yer yoktur" diye konuştu.

‘ANCAK HAKİKAT KURTARIR BİZİ’

Bilim insanları da vatandaşların da aslında hakikat ile ilişkisinin aynı olduğunu belirten Terzi, "Ya sorumluluk duyar gereğini yaparsınız ya da inkar edersiniz. Yüz yıllardır barış bu topraklara bir türlü gelmiyor. Neden bu soruyu sormamız gerekiyor. Hakikatler ile barışmadığımız için. Ötekinin ne düşündüğünü umursamıyoruz. Ötekini dinlemeye anlamaya dair hakiki bir arzumuz, irademiz yok. Bugün yaşadığımız her kötülüğün kökü toplumsal tarihimizdeki hakikatlerle yüzleşmeye cesaret edemediğimiz ve böyle bir geleneğimizin olmamasından kaynaklanıyor. Unutmayın lütfen eğer bir toplum olmak istiyorsak sadece hakikat kurtarır bizi. Barış hakikat ile gelir. Barış talebi her türlü bedel ödemeye değer, biz bedel ödeyelim. Yeter ki analar ağlamasın. Yaşasın analar, yaşasın hayat ve hakikat" dedi.

‘SORUŞTURMANIN SELAMETİ’ GEREKÇESİ İLE AÇIĞA ALINDILAR

Terzi’nin konuşmasının ardından kitle adına Prof. Dr. Sinan Adıyaman açıklama yaptı. Barış bildirisine imza attıkları için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından haklarında soruşturma yürütülen 12 akademisyenin “Soruşturmanın selameti” gerekçesi ile görevden uzaklaştırıldığını söyledi. Daha önce görevden uzaklaştırılan ve ihraç edilenlerin olduğunu hatırlatan Adıyaman, "Meslektaşlarımız iyi hekimlik değerlerini, akademik özgürlükleri savundukları, emek, barış ve demokrasi mücadelesi için hedef seçilmişlerdir. Emeğin, demokrasinin, hukukun, toplumsal barışın ve iyi hekimlik değerlerinin güçlenmesi ve görevlerine son verilen meslektaşlarımızın öğrencilerine ve hastalarına biran evvel yeniden kavuşmaları talebini güçlü bir şekilde dile getiriyoruz. Meslektaşlarımızın yanında olduğumuzu görevlerine dönemsi için tüm kurumsal ve hukuksal olanaklarımız ile mücadelemizi sürdüreceğimizi kamuoyuna bildiriyoruz" dedi.

EMEKLİ AKADEMİSYEN DE LİSTEDE

Açığa alınan akademisyenlerin ismini de sıralayan Adıyaman, emekli olan Prof. Dr. Yeşim Edis Şahin ile birlikte Tıp Fakültesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Cem Terzi, Prof. Dr. İzge Günal, Prof. Dr. Halil Resmi, Doç. Dr. Halis Ulaş ile İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşen Uysal, Dr. Nuri Erkin Başer, Araştırma Görevlileri Aydın Arı, Dilek Karabulut ve Serap Sarıtaş, Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Görevlisi Emel Yuvayapan, Doç. Dr. Seçkin Aydın'ın ihraç edildiğini belirtti.

Yapılan basın açıklamasının ardından kitle alkış, slogan ve zılgıtlar ile DEÜ Hastanesi önünden Tıp Fakültesi Dekanlığına kadar yürüyüş gerçekleştirerek, eylemini sonlandırdı.