ANKARA - 10 Ekim Ankara Katliamı davasında duruşma salonunda gerginlik yaşandı. DAİŞ sanıkları ifade sırasında ayağa kalkmadı. Bunun üzerine katliamda yaşamını yitirenlerin aileleri tepki gösterdi. Duruşma salonunda çıkan gerginlik sonrası mahkeme heyeti, duruşmaya saat 14.00'e erteledi.

10 Ekim Ankara Katliamı davasının 2 gün sürecek 4’üncü duruşması başladı. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dava için Ankara 10 ve 11. Ceza Mahkemesinin birleştirilen salonları kullanılıyor. Duruşmaya HDP’li Milletvekili Lezgin Botan, CHP’li Milletvekili Şenal Saruhan katıldı. Duruşmada tutuklu sanıklar, sanık avukatları, müştekiler, müşteki avukatları hazır bulundu. Mahkemenin güvenliğini çevik kuvvet polisi ve jandarma sağlarken salona girişlerde polis kimlik kontrolü yaptı. Aileler kimlik kontrolü yapılmasına tepki gösterdi. Duruşmayı takip etmek için gelen Alman Avukat Mathias Giese’nin Adliye’ye alınmadığı öğrenildi. Aileler, hayatının kaybeden 102 kişinin fotoğraflarının basılı ve isimlerinin yazılı olduğu tişörtlerle duruşmaya katıldı. Duruşma salonu yetersiz kalınca, bazı izleyiciler ayakta kaldı.

Sanıkların yoklamasının ardından sanık ve katılan avukatlarının yoklaması yapıldı. İlk defa ifade verecek müştekilerin kimlik tespiti yapıldı.

‘BARIŞ OLSUN DİYE MİTİNG YAPTIK’

İlk defa mahkemeye katılan müştekilerin ifadelerine geçildi. Tarım Orkam Sen Genel Başkanı Hamit Kurt ifadesinde özetle “Katliamın olduğu dönem biz de sendika olarak Mesut Mak’ı kaybettik. Bende küçük yaralar aldım ancak ruhsal yaralarım henüz iyileşmedi. Biz insanlık adına savaş değil barış olsun için miting yaptık ama bizi katlettiler. O dönemin siyasi tüm sorumlularından şikayetçiyim” diye belirtti.

Suna Korkmaz ve Özgür Benol’da katliamdan zarar gördüklerini aktararak şikayetçi olduklarını belirtti.

Yahya Hayta’da davaya katılmak istediğini ihmali olan herkesten şikayetçi olduğunu ayrıca dönemin Başbakın Ahmet Davutoğlu’ndan da şikayetçi olduğun belirtti.

‘KÖTÜ GİDİŞATI DURDURMAK İSTEDİK’

10 Ekim’de “Barış ve Demokrasi” mitingine Artvin’den Halkevleri’nin çağrısı ile katıldığını aktaran Uğur Gümüşkaya, “10 Ekim Katliamı’nda ağır yaralandım, 2 ay hastanede kaldım” dedi. Mitinge o dönem Türkiye’deki kötü gidişatı engellemek için katıldığını ifade eden Gümüşkaya, “Ne yazık ki devletin bizzat parmağı ile 100 den fazla insan yaşamını yitirdi. O gün biz o gidişatı durdurmuş olsaydık bu olanlar olmayabilirdi” diye konuştu. Gümüşkaya, polisin katliamdan sonra yaralıların üzerine gaz atmasından ve dönemin tüm siyasal sorumlularından şikayetçi olduğunu dile getirdi.

‘MUSTAFA BUDAK’IN OĞLU KATILDI’

10 Ekim Katliamı’ndan yaralı kurtulan ve geçtiğimiz günlerde yaşamını yitiren Mustafa Budak’ın oğlu Murat Budak da katıldı. Budak ifadesinde, “Babam 2 sene süren yaşam mücadelesini kaybetti. Babamın ölümünden ve bu katliamın gerçekleşmesinde parmağı olan tüm yetkililerden ve sorumlulardan şikayetçiyim” dedi.

‘KONTROL YOKTU’

Beran Sancay, ilk defa verdiği ifadesinde mitinge giderken hiçbir kontrol olmamasının altını çizerek, “Tek bir polis görmedik. Bir panayır havası vardı ancak o katiller oraya girdi ben dönemin tüm yetkililerinden şikayetçiyim” diye ifade verdi. Sancay, ayrıca katliamdan hemen sonra üzerlerine gaz atıldığını ve nefes almakta zorlandığını hatırlattı.

‘TAVUKÇU CUMA’

Daha sonra Antep”ten SEGBİS yolu ile Mahkemeye katılan Tavukçu Cuma lakaplı Cuma Dabanıyassı’nın ifadesine geçildi. Esin Durgun daha önceki ifadelerinde Suriye’ye geçmek için Dabanıyassı ile irtibata geçtiğini DAİŞ üyelerinin Dabanıyassı aracılığı ile Suriye’ye geçtiğini ifade etmişti. Dabanıyassı bu ifadelerin tamamını reddederek özetle “Esin Durgun ile bir gün evime geldiğinde tanıştım. Daha önceden kendisini tanımıyordum. Evime gelip bir gece kalmak istedi bende yardım ettim” diye konuştu. Dabanıyassı, ayrıca Halil İbrahim Durgun’u da tanımadığını ileri sürdü.

‘KURAN KURSUNDA TANIŞMIŞLAR’

Dabanıyassı’nın ifadesi üzerine söz alan Müşteki Avukatı SEGBİS yolu ile yargılamanın doğru olmadığını söyledi. Ahmet Özdel Dabanıyassı’ya “Kaç çocuğunuz var isimleri nedir” diye sordu.

Dabanıyassı: 5 çocuğum var, isimleri İbrahim, Halil, Zehra, Rumeysa, Filiz

Özdel: Kızınız Rumeysa ile Esin birbirini tanıyor mu?

Dabanıyassı: Kuran kursunda kermeste tanışmışlar

Özdel: Kızınız bu kuran kursunda eğitim mi veriyor?

Dabanıyassı: Hayır

Özdel: Kızınız bu kursa eğitim için gitmiyorsa Esin’i nerden tanıyor?

Dabanıyassı: Sadece selam vermiş o kadar

Özdel daha sonra Dabanıyassı’ya Suriye’ye gidiş gelişleri organize edip etmediğini sordu. Dabanıyassı ise, hiçbir şekilde Suriye ile alakası olmadığını gidiş gelişlerle alakası olmadığını söyledi.

‘DAHA ÖNCE CEZAEVİNDE KALMIŞ’

Dabanıyassı ifadesinde Esin Durgun’un ifadelerinden kaynaklı hapis yattığını 2 yıl 1 ay ceza aldığını öne sürdü.

Söz alan müşteki Avukatı Eylem Sarıoğlu, Dabanıyassı’nın Esin Durgun’un ifadelerini yalanlaması üzerine “Esin neden sana iftira atıyor, Esin nasıl hiç tanımadığı birinin evine gidiyor?” sorularını yöneltti.

Dabanıyassı, bu sorulara “Bilmiyorum, haberim yok” gibi cevaplarla geçiştirdi.

‘DABANIYASSI’NIN OĞLU SINIRDA YAKALANMIŞ’

Söz alan Avukat Ahmet Özdel, Dabanıyassı’ya “Oğlun nerde ne yapıyor” diye sordu. Dabanıyassı ise. “oğlum uyuşturucu bağımlısı benden ayrı yaşıyor” iddiasından bulundu. Dabanıyassı daha sonra “Oğlum uyuşturucu kullanırken sınıra gitmiş orda yakalanmış şimdi cezaevinde” diye çelişkili ifadeler kullandı.

‘DABANIYASSI SANIKLARLA İRTİBAT HALİNDE’

Bu ifadeler üzerine söz alan Ahmeti Özdel beyanında, “Cuma Dabanıyassı katliamın en büyük sanıklarından olan Halil İbrahim Durgun ve eşi sanık Esin Altıntuğ’u bire bir tanıyor ve irtibat halindedir. Suriye’ye geçiş için yardım edeceğini ve Esin Durgun’un arandığını Esin’e haber veriştir. Tanık Cuma Dabanıyassı derhal tutuklanmalı hakkında iddianame hazırlanıp dosyamızla birleştirilmelidir” taleplerinde bulundu.

MAHKEME TUTUKLAMA GEREĞİ GÖRMEDİ

Mahkeme Başkanı Sanık Esin Altıntuğ’a “Senin ifadelerini Cuma Dabanıyassı yalanlıyor ne diyorsun?” diye sordu. Altıntuğ cevabında “Eski ifadelerimi tekrarlıyorum” diye cevapladı.

Avukat Özcan Karakoç’ta söz alarak Cuma Dabanıyassı’nın tutuklanmasını talep etti.

Mahkeme. tutuklama talebine “Cuma Dabanıyassı hakkında suç duyurusunun daha sonra değerlendirilmesine, bu aşamada tutuklama kararı verilemeyeceğine” hüküm etti.

MAHKEME SALONU KARIŞTI

Daha sonra ifade vermesi için çağırılan tanık taksi şoförü yalan beyanda bulunmayacağına dair yemin ettiği esnada sanıklardan bir kısmı ayağa kalkmayınca mahkeme heyeti yemini tekrarlattı. Yemin tekrar edilirken de sanıkların bir kısmı ayağa kalkmayınca sanıklar zorla ayağa kaldırıldı.

Sanıklar daha sonra müşteki avukatlarına sözlü saldıra bulununca müştekiler ile sanıklar arasında çıkan arbede sonrası mahkeme başkanı duruşmaya saat 14:00’e kadar ara verdi.