‘Sınıfsal sorunlar kültürel çözümlemelerle biçimlenemez’

İSTANBUL- HDP, HDK Emek Meclisi tarafından “Emeğin İstanbul Halleri” başlığıyla düzenlenen forumda mülteci işçilerin yoğun bir sömürüye maruz kaldığı, iktidar ve sermayenin ucuz iş gücünden beslendiğine vurgu yapıldı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Emek Meclisi, “Emeğin İstanbul Halleri” başlığıyla Beşiktaş’ta yer alan Abbasağa Parkı’nda forum düzenledi. HDK Emek Meclisi üyesi Arzu Acar moderatörlüğünde gerçekleştirilen forumda, HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, HDP Parti Meclisi Üyesi Rıdvan Turan, Yardımcı Doçent Doktor Polat Alpman, Araştırma Görevlisi Kıvanç Mısırlı konuşmacı olarak yer aldı. “Emeğin İstanbul halleri”, “Esmer yakalılar ve göçmen işçiler”, “Yaşasın örgütlü mücadelemiz”, “Birleşe birleşe kazanacağız” pankartlarının yanı sıra park civarına HDP flamaları asıldı. Demokrasi ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına gerçekleştirilen saygı duruşu ardından forum başladı.

‘NERELİ, KİM OLDUĞUNUN ÖNEMİ YOK’

Forumda ilk konuşan Esmer Yakalılar kitabının yazarı Yrd. Doç. Dr. Polat Alpman “Türkiye de kimler esmer yakalılar. İçinde sadece Kürtler yok, içinde Türkler, Araplar ve diğer halklar da var. Sınıfsal sorunlar kültürel çözümlemeler ile biçimlenemez” şeklinde konuştu. Alpman kitabından şu alıntıyı yaparak konuşmasına son verdi: “Hakkari’de Van’da Kürt olmak emek alanında büyük bir sorun teşkil etmiyor. Siz Kürt olmayı Kürdistanlı olmak veya Kürtçe konuşmak olarak algılıyorsunuz. İstanbul’da Kürt olmak işportacıda çalışan Afrikalılardır, büfe de çalışan Afganlıdır. Bir insan ezilmiş ve sömürülmüş ise nereli olduğunun kim olduğunun önemi yoktur” dedi.

OHAL İŞ CİNAYETLERİNİ ARTTIRDI

HDP PM üyesi Rıdvan Turan da Türkiye’de bugün çalışma alanlarının savaş alanlarına dönüştüğünü söyledi. İş cinayetlerinde Türkiye’nin Avrupa’da birinci, dünyada ise üçüncü sırada olduğunu aktaran Turan, “2009 yılında 64 bin iş kazasında ortalama bin işçi yaşamını yitirirken bugün ise 250 bin iş kazasında ortalama 2 bin işçi yaşamını yitiriyor. ‘OHAL’in kime ne zararı var’ diyorlar işte böyle bir zararı var” diye konuştu.

MÜLTECİLER EMEK SÖMÜRÜSÜ İLE KARŞI KARŞIYA KALIYOR

Turan’ın ardından Araştırma Görevlisi Kıvanç Mısırlı söz alarak, mültecilerin tekstil sektöründe çalışması ve tekstil sektörünün dönüşümüne değinerek mültecilerin yoğun bir emek sömürüsüne ve ırkçı saldırılarla karşı karşıya kaldıklarını anlattı. Mültecilerin özellikle tekstil sektöründe çalışmasının temel nedenin kayıt dışılığın üst düzeyde olmasından kaynaklı olduğunu belirten Mısırlı, “Türkiyeli erkekler öncelikle en üst ücreti alıyorlar, ardından kadınlar sırayla mülteci işçiler ve benzeri şeklinde bir hiyerarşi mevcut.” dedi. Mısırlı, mültecilerin barınma ihtiyaçlarını ve iş bulma ihtiyaçlarını karşılarken tefecilere ödemeler yapıldığına dikkat çekerek mültecilerin yaşadıkları zorluklara da değindi. Yaşanan emek sömürüsünün yanı sıra mülteciler ekonomik kriz ile karşı karşıya kalan Mısırlı, Türkiyelilerin kendilerine tehdit olarak gördükleri için ise ırkçı saldırılara maruz kaldıklarını da vurgu yaptı. Mültecilerin emek alanında yaşadıkları sorunda iktidarın doğru bir politika izlemediğini belirten Mısırlı, iktidarın mültecileri yedek iş gücü olarak kullandığını ve emek alanında ki örgütlülüğü de bitirmek istediğini ve mültecileri kendi politikalarına alet etmek amacı taşıdığını söyledi.

‘UCUZ İŞ GÜCÜNDEN DEVLET VE SERMAYE BESLENİYOR’

Forumda son olarak HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, 90’lardan bu yana işçi sınıfının Kürtleştiğini anlatarak sözlerine başladı. Son üç yıldır mülteciler ve göçmen işçilerin emek alanında en fazla sömürülenler olduğuna dikkat çeken Koçyiğit, “Ucuz iş gücünden devlet ve sermaye besleniyor” dedi. İktidarın her fırsatta OHAL’i kullanarak işçiler üzerinde baskı kurduğunu vurgulayan Koçyiğit, emek karşıtı bir politikanın yürütüldüğünü ve bununda açıkça itiraf edildiğini hatırlattı. Suriye savaşına sürekli benzin dökenlerin gelen mültecilerin ucuz iş gücü ile ekonomik krizi atlatmak için kullanıldığına dikkat çeken Koçyiğit, “Sermaye maliyetlerini ucuz iş gücü, Suriyeli işçiler ile kurtarmaya çalışıyor” dedi. Koçyiğit, mültecilerin ilk geldiği zaman örgütlenmesini sağlayamadıklarını ve özeleştiri verdiklerini belirtti. İktidarın her fırsatta işçi sınıfının taleplerini geriletmek için savaşı devreye koyduğuna dikkat çeken “Kürt sorunu çözüldüğünde işçi sınıfının sorunları da çözülmesine de yol açacaktır. Bir sorunu çözmek zor değildir. İktidar, sermaye bu sorunlardan faydalanıyor, besleniyor. Bugünden itibaren birlikte mücadelenin önemini işçilere anlatmalıyız. Birleşik devrimci mücadele hattını hayata geçirmeliyiz” diyerek konuşmasına son verdi.