Diyarbakırlılar: Çözümün yolu İmralı'dan geçer

DİYARBAKIR - Hergün gelen çatışma, patlama ve ölüm haberleri sert kutuplaşmalara yol açarken, çözüm sürecinde insanların ölmediğini dile getiren Diyarbakırlı yurttaşlar, çözümün PKK Lideri Abdullah Öcalan ile diyalogdan geçtiğine vurgu yaptı.

PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın "artık silahlar sussun, siyaset konuşsun" çağrısı ile 2013 yılı Newroz'unda başlayan demokratik çözüm sürecinin, 28 Şubat 2015'te İmralı Heyeti ile hükümet yetkilileri arasında imzalanan Dolmabahçe Mutabakatı'na ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Bir mutabakat söz konusu değildir" açıklaması ile sona ermişti. Hemen arkasından 7 Haziran seçimlerinde ortaya çıkan tablo ile birlikte hükümet yönünü tamamen "güvenlik" politikalarına dönmüş, Temmuz ayı ile birlikte de sert çatışmalar başlamıştı. Ölümlerin olmadığı 2 yıllık sürecin sona erdirilmesi ile binlerce insan yaşamını yitirdi. Hemen her gün çatışma ve patlama haberlerinin gelmesi halkta ciddi tedirginlik yaratırken, Diyarbakırlı yurttaşlar da süreçten kaygılı ve rahatsız.

'KÜRTLER SOYKIRIMA UĞRATILMAK İSTENİYOR'

KHK'lar ile ihraç edilen öğretmenler arasında yer alan Ferit Yıldız (56) savaş konseptinin bir ucunun kendisine dokunarak hukuksuzca görevine son verildiğini anlatarak, bir şekilde yaşanan çatışmalı ortamdan etkilendiklerini belirtti. Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu da değerlendirerek hükümetin Kürtleri gözden çıkardığını söyleyen Yıldız, "Türkiye'nin gidişatı giderek kötüye gidiyor. Bunun nereye kadar gideceğini ve neler olabileceğini kestirmek zor. Türkiye'nin çok ciddi sorunları var. Sadece iç sorunlar değil, dış etkenler de var. Allah sonumuzu hayır etsin. Bu yaşananlardan yönetimi, hükümeti sorumlu tutuyorum. Herkeste bir koltuk sevdasıdır almış başını gidiyor. Herkes kendi çıkarlarını düşünüyor. İyi bir süreç içinde değiliz. Türkiye'nin ekonomisi de giderek batmak üzere tüm bu yaşananlardan dolayı. Halka doğru dürüst bir açıklama bile yapmıyorlar, uyarmıyorlar bile. Neden böyle oluyor, nasıl çözüm olunabilir gibi halka bir bilgilendirme yapılmıyor. Benim gördüğüm Kürt halkına bir soykırım politikası uygulanıyor. Kürtler bir yerde istenilmeyen bir konumda. AKP'nin kafasına taktığı bir Kürt meselesi var" şeklinde konuşarak, her şeye rağmen çözümün adresi olarak Kürtlerle yeniden bir diyalog ve müzakere sürecinin başlatılması gerektiğini dile getirdi.

'ÇÖZÜMÜN VE BARIŞIN YOLU İMRALIDAN GEÇER'

Diyarbakırlı 9 çocuk babası Feyzullah Mafrak (56) da çatışmalı sürecin Dolmabahçe'deki mutabakatın yok sayılması ile başladığı görüşünde. Savaşın hiç kimse için iyi olmadığını ve hiçbir zaman da iyi olmayacağını vurgulayan Mafrak, "Savaş her zaman zararı getirir. Erdoğan bu savaş ortamını görüp Sayın Öcalan'la görüşmelerin önünü kesmeyecekti. Diyaloglar devam edecekti. Biz yine diyalog yolunun açılmasını istiyoruz. Nerde olursa olsun bu savaş dursun insanlar artık ölmesin. Görüyorsunuz savaş varken patlamalar oluyor insanlar ölüyor. Biz bunu istemiyoruz. Savaş ortamı oldu mu savaşta her şey oluyor. Biz bu savaşın olmasını istemiyoruz. Türk kardeşlerimizde ayaklansın 'Biz bu savaşı istemiyoruz' desinler. Bize saldıranlar parti binalarını yaksalar, çözüm olacağını mı zannediyorlar! İnsanlar arasında kin fazla olur. O yüzden bunların önlemini almamız lazım. Herkes desin ki biz savaş istemiyoruz. Bakın ekonomimiz çöküyor. Buradan çağırıda bulunuyorum. Bir diyalog süreci oluştursunlar. Öcalan ne haldedir bilmiyoruz. Barışın olduğu yerde patlamalar da ölüm de olmaz. Herkes görsün, el ele verirsek bu savaş biter. İç savaş olsun istemiyoruz. Vekillerimizden ellerini çeksinler. Çözümün ve barışın yolu İmralı'dan geçer" diye konuştu.

'KİMSE SAVAŞ İSTEMİYOR'

Apartman görevlisi olarak çalışan 5 çocuk babası Servet Öztürk (43) adlı yurttaş ise yaşanan savaştan hem manevi hem de maddi olarak etkilendiklerini belirterek, çözümün barış olduğunu dile getirdi. Öztürk, "Yetkililerden talebimiz barıştır. İnsanlar ölüyor, yıkımlar oluyor bunun tek çözümü barıştır. Eğer barış olmazsa bu ülke düzene girmez. Eğer barış olmazsa ülke iç savaşa doğru gider. Kimse savaş istemiyor ki herkes barış istiyor. Ölen herkes bu ülkenin çocuklarıdır. Gençler ölüyor, tertemiz gençler ölüyor her gün" diyerek barış talebini yineledi.

'HERKES BARIŞ İSTİYOR, SAVAŞI KİM İSTER?'

Nizamettin Katırcı (63) ise 2-3 yıl önce huzur içinde olduklarını, tekrar o günlere dönülmesi gerektiğini söyleyerek, barış özlemini dile getirdi. Katırcı, "Biz barış huzur istiyoruz. Savaştan dolayı esnaf perişan millet perişan olmuş. Ölen polise de yazık dağa giden gençlere de yazık. Biz artık çözümün olmasını istiyoruz. Herkes istiyor barışı. Bu savaşı kim ister?" diye sitem etti.