URFA - Yaklaşık 250 kişinin gözaltında tutulduğu Urfa'da, ulaşabildikleri dosyalarda "PKK bir terör örgütü müdür? Sempati duyuyor musunuz? KCK kimdir? Sempati duyuyor musunuz" sorularının sorulduğunu söyleyen avukat Mikail Yavuz, suça göre gözaltı değil, gözaltına alındıktan sonra suç arandığına işaret etti.
İstanbul Beşiktaş saldırısından sonra 10 gün içinde 45 ilde HDP ve DBP ye yönelik operasyonlarda İçişleri Bakanlığı'nın resmi açıklamasına göre gözaltına alınan 924 kişiden yaklaşık 250'si Urfa'da il emniyet müdürlüğü ve Sabiha Özlek Lisesi Spor Salonu'nda tutuluyor. Kent genelinde gözaltına alınanlar arasında avukatlar, belediye eşbaşkanları, parti yöneticileri, çiftçiler, muhtarlar ve öğrenciler yer alıyor. Şimdiye kadar 12 meslektaşının gözaltına alındığını söyleyen İnsan Hakları Derneği yöneticisi Avukat Mikail Yavuz, "Urfa'da 250'den fazla kişi gözaltına alındı. Dosyalarda gizlilik kararı olduğu için dosyalar bilgi sahibi değiliz. Gözaltına alınanlara 5 gün avukat yasağı getirildi" dedi.
Gözaltına alınanların sayısının çok olmasından kaynaklı 200'e yakın erkeğin spor salonunda, 50'ye yakın kadının da emniyet müdürlüğünde tutulduğunu ifade eden Yavuz, şu bilgileri verdi: "Bulundukları ortam hijyenik değil. Sıcak bir ortam değil, ısınma problemi yaşıyorlar. Gözaltında olanların içinde hasta, yaşlılar, psikolojik rahatsızlığı olan, bu denli kalabalık ortamlarda bulunamayacak kişiler var. Hepsini belli alanlara sıkıştırmışlar, bu şekilde de mağdur oluyorlar."
'GÖZALTI SÜRESİ UZATILIYOR'
OHAL kapsamında gözaltı süresinin 30 gün olduğunu söyleyen Yavuz, ilk 5 gün müvekkilleri ile görüştürülmediklerini ve bu sürenin 5 gün ara ile uzatıldığını belirterek, "Ne yazık ki OHAL sürecinde 30 gün gözaltı süresi getirildi. Bu süreyi sonuna kadar kullanıyorlar. İlk 5 gün bittikten sonra tekrar 5 gün daha uzatıyorlar. Aileler belirsizlik ve merak içerisinde bekliyor. Bu belirsizlik ve haber alamama durumu aileler için bir işkencedir" dedi.
'BİR HESAP MI ÖDETİLİYOR'
Hukukçular olarak son gözaltılarla birlikte kafalarında soru işareti oluştuğunu söyleyen Yavuz, "Temennimiz OHAL'in kalkması, mağduriyetlerin giderilmesi. 250 kişinin bir gecede gözaltına alınması akıllarda soru işareti bırakıyor. Bunun için öncesinde büyük bir soruşturmanın olması gerekiyor. Dosyaya ulaşamadığımızdan, bir hesap mı ödetiliyor? diye düşünmeden edemiyoruz. Acaba merkezi bir yerden karar mı alındı da bu insanlar bu şekilde gözaltına alındı" diyerek endişelerini dile getirdi.
'YASAL PROPAGANDA'
Gözaltına alınan 250 kişinin "örgüt üyeliği" ve "örgüt propagandası" iddiaları ile alındığını ifade eden Yavuz, "Süresi dolup ulaşabildiğimiz dosyalarda kişinin yasal bir eyleme katılmış olması, ya da bir yürüyüşe katılması örgüt propagandası olarak, ya da kabul edilmeyecek bir şekilde örgüt üyeliğine delil olarak gösteriliyor. Çok sayıdaki dosyada da gizlilik olduğundan kaynaklı ne ile suçlandıklarını bilmiyoruz. Ancak TEM şubede sorulan sorular üzerinden ne ile suçlandıklarını anlayabiliyoruz. Gözaltına alındıktan sonra emniyet sorgusundaki sorulara baktığımızda kes kopyala yapıştır şeklinde sorulardır. Yaklaşık 35-40 tane soru var. Herkese aynı sorular soruluyor, mesela PKK bir terör örgütü müdür? Sempati duyuyor musunuz? KCK kimdir? Sempati duyuyor musunuz?" diyerek suça göre gözaltı değil, gözaltına alındıktan sonra suç arandığına işaret etti.
SAVUNMA ENGELLENİYOR
Urfa'da 12 avukatında gözaltında olduğunu söyleyen Yavuz, şöyle devam etti: "Avukatların bürolarının kapıları kırılarak büroları arandı. Ben İHD çalışanıyım. Yine dernek çalışanı iki avukat arkadaşımızın hakkında gözaltı kararı verildi. Avukatlara karşı bu gözaltı furyası kabul edilemez. Avukatlar savunmanın adıdır, onlara müdahale savunma hakkına müdahaledir. Herkes savunulma hakkına sahiptir. Avukatların gözaltında olması hukuk açısından vahim bir durum. Bu hukuksuzluğun son bulmasını istiyoruz. "