Minnesota Protokolü Cizre'de neden uygulanmadı?

CENEVRE - Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Adrey Karlov'un otopsi işlemlerine Rusya'dan uzman bir heyetin katılmasında Minnesota Protokolü'nü uygulayan Türkiye, Cizre başta olmak üzere bölge illerinde "yargısız infaz" iddialarının olduğu ölümlerde aynı protokolü uygulamadı. Rusya'nın cinayet soruşturmasına katılmasına izin veren Türkiye, BM'nin bölgede yaşanan ölümlere ilişkin yerinde inceleme talebine de izin vermedi.

Geçtiğimiz gün Ankara'da bir fotoğraf sergisine katılan Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov bir Türk polisi tarafından öldürüldü. Saldırıyı Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın daha önce birçok kez "Neden kötü diyorsunuz" dediği El Nusra üstlendi. Daha önce Erdoğan'ın birçok gezisinde kendisine eşlik eden polisin işlediği cinayet sonrası Rusya'dan gelen uzman bir heyet Karlov'un otopsi işlemlerine katıldı. Rus uzman heyetin otopsi işlemlerine katılması ile ilgili yapılan yorumlara Türkiye Adalet Bakanlığı, otopsi işleminin "Minnesota Protokolü'ne" uygun bir biçimde Rus ve Türk uzmanlarla beraber yapıldığını açıkladı.

Minnesota Protokolü ile ilgili tartışmalar yakın zaman önce Cizre, Şırnak ve Diyarbakır'da gibi kürt kentlerinde çatışmalar sırasında öldürülen yurttaşların otopsi işlemleri yapıldığı zaman da gündeme gelmiş ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İnsan Hakları Derneği (İHD), İnsan Hakları İçin Hekimler Örgütü (Physicians for Human Rights-PHR) başta olmak üzere çok sayıda ulusal ve uluslararası insan hakları kuruluşu Türkiye'nin taraf olduğu Birleşmiş Milletler (BM) Minnesota Protokolü'ne uymadığını açıklamıştı.

Karlov suikasti sonrasında tekrar gündeme gelen BM'nin Minnesota Protokolü ile ilgi yapılan tartışmaları Bosna Hersek ve Filistin'de kalmış ve Merkezi ABD'de bulunan PHR adına Cizre ve Diyarbakır'da incelemelerde bulunmuş Adli Tıp Doçenti Önder Özkalpçı ile konuştuk.

'OTOPSİYE RUS UZMANLARIN KATILMASI NORMAL'

Büyükelçi Karlov'un otopsisine Rus Adli Tıp uzmanlarının katılması sonrasında yaşanan "Türkiye müstemleke mi, Türkiye'deki adli soruşturmaları başka ülke uzmanları mı yapacak?" şeklindeki tartışmalara Özkalıpçı, yaşanan durumun normal olduğunu belirterek cevap verdi. Özkalıpçı, "Her türlü cinayet soruşturması Cumhuriyet Savcıları tarafından yürütülür ve mevcut uygulamada Cumhuriyet Savcılarına adli otopsilerdeki bilirkişilik hizmetlerini Adalet Bakanlığı'na Bağlı Adli Tıp Kurumu bünyesindeki uzmanlar vermektedir.

Ancak BM Minesota Otopsi Protokolü'ne göre yasa dışı yargısız infaz iddialarının otopsileri sırasında maktul ailesinin ya da yasal temsilcilerinin kendi uzmanlarını gözlemci olarak bulundurmakta ısrar etme hakkı var. Buna bağlı olarak CMK 87- 15 ve TC Adalet Bakanlığı 20.2.2015 sayılı genelgesine göre BM Minnesota Protokolü'nün ilgili durumlarda uygulanması gerek. Yani durum uluslararası sözleşmelere uygundur. Ölen yabancı ülke vatandaşı olduğunda Adalet Bakanlığı uluslararası anlaşmalar gereği 'soruşturma dosyasındaki bilgileri paylaşabilir ve bildiğim kadarıyla otopsilerde Cumhuriyet Savcısı'nın yetkisi dahilinde onay vermesi/gerekli görmesi koşuluyla yabancı uzman olmasını engelleyen bir durum yoktur."

"CİZRE, ŞIRNAK VE DİYARBAKIR'DA AYNI HUKUK UYGULANMADI"

Özkayıpçı'ya göre asıl normal olmayan durumun aynı protokolün Cizre, Şırnak veya Diyarbakır'daki 'yargısız infaz' iddiasının olduğu yüzü aşkın otopside uygulanmaması. Yaşamını yitirenlerin Türkiye vatandaşı olması ve bu yönlü ailelerin talebi olmasına rağmen otopsilere gözlemcilerin girmesine izin verilmeyişini 'hukuksuzluk' olarak nitelendiren Özkalıpçı, "Bu otopsilere gözlemcilere izin verilmemesi hem ulusal hem de uluslararası hukuk açısından problem teşkil etmektedir. Kesinlikle hukuksuzluktur. Bu otopsilere izin vermeyip sadece Rus vatandaşının otopsisine Rus uzmanların gözlemci olarak girmesine izin verirsen o zaman ilk soruyu soranlara cevap vermek zorlaşır.

AV. ÖZBEK: KİMLİK TEŞHİS EDİLMEMİŞ DİYE OTOPSİYE ALINMADIK

Cizre'de 100'ü aşkın kişinin yakılarak öldürüldüğü olay sonrası ailelerin talebi üzerine otopsilere katılmak isteyen ailelerin avukatları da polis tarafından engellendi. Diyarbakır Barosu avukatlarından Gülşen Özbek otopsi işlemlerinin hukuka uygun yapılmadığını, olay yeri incelemelerinin yapılmadığı ve yine bitişik ateş ile öldürme durumu ile ilgili Cizre, Şırnak ve Diyarbakır Cumhuriyet savcılarına ve Adalet Bakanlığı'na yaptıkları başvuruların yanıtsız kaldığını söyledi. Özbek Minnesota Protokolü'nün uygulanmaması nedeniyle konuyu BM'ye taşıdıklarını, tarafsız ve bağımsız bir soruşturma heyetinin gelip inceleme yapmasını istediklerini belirtti.

Otopsi işlemlerine polisin kendilerini keyfi olarak engellediğini belirten Özbek, "Bize CMK gereği otopsiye avukat almanın zorunlu olmadığı ve bu yönlü vekalet ilişkisinin kurulmadığından bahisle hiçbir avukat içeri alınmadı. Yasaya göre talepte bulunan hekimin katılması gerekiyor. Ama bu kez de bize hekim aile tarafından görevlendirilmedi denildi. Cenazeler aileler tarafından teşhis edilmediğinden bu ilişki de kurulamadı ve hekimlerin de katılımı keyfi olarak engellendi" diye konuştu.

ÖZKALIPÇI: PROTOKOL KİMLİK TESPİTİNİ ÖN KOŞUL OLARAK GÖRMÜYOR

Adli Tıp Uzmanı Özkalıpçı'ya göre ise cenazenin kime ait olduğu belli olmaması gerekçe gösterilerek hekimlerin içeri alınmamasının söz konusu olamayacağını belirterek, "Ben bu cevabı eğitimli herhangi bir Cumhuriyet Savcısı'nın verebileceğine inanmıyorum çünkü Minnesota Protokolü'nde özel olarak mezar açma ile ilgili bölüm vardır. Özel olarak iskelet kalıntılarının incelenmesi ve kimlik tespiti için DNA örnekleri alınması ile ilgili bölüm vardır. Özellikle yargısız infaz iddialarının araştırıldığı otopsilerde kimlik tespiti işlemlemleri incelemenin en önemli basamaklarındandır. Ve bu Minnesota Protokolunda ayrıntısıyla açıklanmıştır. Minnesota Protokolü'nde birden çok kişinin gömülü olduğu mezarlarla ilgili bölümler vardır. İskeletle ilgili ya da çürümüş bir cenaze ile ilgili çok sayıda çok farklı kimlik iddiaları ortaya atılabilir. İskeletin çürümüş cenazenin kime ait olduğu ancak ve ancak uluslararası standartlara uygun bir otopsi ile saptanabilir. Dolayısı ile eğer yetkililer gerçekten 'kimlikleri belli değil' gerekçesi ile otopsilere gözlemci girmesini engellediler ise bu yetkililerin Minnesota Protokolü'nü ve dolayısı ile bakanlığın 20.2.2015 sayılı genelgesini okumadıkları anlamına gelir. Bu benim için anlamsız ve hiçbir hukuki platformda savunulamayacak saçma bir gerekçe" dedi.

BM 1 YILDIR TÜRKİYE'NİN CEVABINI BEKLİYOR

Karlov'un otopsi işlemleri sonrası Rus uzmanlara gerek otopsi için ve gerekse de soruşturma için kapılarını açan Türkiye, BM İnsan Hakları Komiserliği'nin Kürt kentlerinde yaşananlara ilişkin tarafsız ve bağımsız bir heyet göndermesine ise izin vermiyor. BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeid Ra'ad Al Hüssein, kendilerine ulaşan çok sayıda belge ve bilginin olduğunu, söz konusu iddiaları yerinde görmek istediklerini belirterek, "Konuyla ilgili Türkiye'den talepte bulunduk. Ama Türkiye İnsan Hakları Komiserliği'ne bağlı bir ekibin giderek burada araştırma yapmasına izin vermiyor. Bireysel olarak sadece benim Türkiye'ye davet edilmem bir anlam ifade etmiyor. Bir ekibin gidip inceleme yapması gerekiyor" dedi.

Rüştü Demirkaya - dihaber