Avukat Bek: Gerçekte ihbar yok, polisin kendisi yapıyor

ADANA - Adana'da gözaltına alınıp "adli kontrol şartı" ile serbest bırakılan Adana Barosu Cezaevi Komisyonu Başkanı Avukat Tugay Bek, gözaltılara "ihbar"ların gerekçe gösterildiğini belirterek, "Gerçekte böyle bir ihbar yok. Polis kendi kendine bir ihbar yaparak, senaryoyu ve komployu devreye koyuyor" dedi. Bek, ayrıca polislerce tehdit edildiğini söyledi.

İstanbul Beşiktaş'ta polise yönelik yapılan bombalı saldırının ardından Adana'da ihbar sonucu gözaltına alınan Adana Barosu Cezaevi Komisyonu Başkanı Av.Tugay Bek'in de aralarında olduğu 25 HDP yöneticisinden 4'üne "ev hapsi" cezası verildi, 5 kişiye sosyal medya paylaşımları nedeniyle "örgüt propagandası yapmak" suçlamasıyla tutuklandı, 16 kişi ise adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.

'BARIŞ VE HUKUK MÜCADELESİ VERDİ'

Serbest bırakılanlar arasında bulunan Adana Barosu Cezaevi Komisyonu Başkanı Av.Tugay Bek' de yer aldı. Hak ihlallerine karşı yıllardır mücadele eden Bek, iş, emek, özgürlük, demokrasi ve barış mücadelesinin ön saflarında yer aldı. Bek, Adana'da 7 Haziran'da HDP'den milletvekili adayı olurken, Türkiye'nin barış umudu için HDP ile ittifak yapan EMEP'in kontenjanında seçim çalışmalarında yer aldı. Pozantı Cezaevi mağduru çocukların avukatlığını yapan Bek, cezaevinde yaşanan birçok hak ihlalini açığa çıkarıp, bunun hukuk mücadelesini yürüttü. 10 Ekim Ankara Katliamı'nda yaşamını yitirenlerin ailesinin avukatlığını yapan Bek, Adana'da uğradığı silahlı saldırı sonucu katledilen Azadiya Welat Gazetesi dağıtımcısı Kadri Bağdu'nun avukatlığını da yaptı. Bağdu için adalet mücadelesi veren Bek, sorumluların açığa çıkarılması için verdiği hukuk mücadelesinde ise yargılandı ve beraat etti.

'GÖZALTINDA DARP EDİLDİ'

Hak ihlalleri ve işkenceye karşı yıllarca mücadele eden Bek, gözaltında polisin işkencesine maruz kaldığını belirtti. Bek, sağlık kontrolü için gittiği Adli Tıp Kurumu'nda ters kelepçe uygulamasının mevzuata, hukuka ve insan haklarına aykırı olduğunu söyleyip, buna karşı çıktığı için 30 ila 40 polis tarafından darp edildi. Asılsız ihbar nedeniyle 7 gün boyunca "örgüt üyesi olmak" suçlamasıyla gözaltında tutulan Bek, hakkındaki ihbar nedeniyle sosyal medya paylaşımları suç olarak önüne sunuldu. Söz konusu paylaşımlarda "örgüt propagandası yapmak" suçlamasıyla sevk edildiği mahkemece adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.

'İHBARI POLİSİN KENDİSİ YAPTI'

Beşiktaş patlamasının ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun "İntikam alacağız" açıklamasıyla birlikte Türkiye'nin birçok ilinde asılsız ihbarlarla HDP'li yöneticilerin gözaltına alındığını ifade eden Bek, "Bu ihbarı kabul etmiyorum; aslında böyle bir ihbarın varlığını da kabul etmiyorum. Gerçekte böyle bir ihbar yok. Polis kendi kendine bir ihbar yapıyor. Sanki bir ihbar yapılmış gibi senaryoyu ve komployu devreye koyuyor" şeklinde konuştu.

'EMNİYET FETÖCÜ'LERİN MARİFETİNİ DEVAM ETTİRİYOR'

"Bu ihbarları polis uzun zamandır yapıyor" diyen Bek, emniyetin bu uygulamayı kendisine alışkanlık haline getirdiğini ve geçmişten beri muhalif kesimlere yönelik tutuklanmalarını sağlayan komploların yürütüldüğünü söyledi. Emniyetin, FETÖ'cü polislerin marifetlerini uygulamaya devam ettiğini kaydeden Bek, "Polis de biliyor ki herhangi bir delil yok. O yüzden herhangi bir örgütle bağı olmayan basın açıklamaları, Leman Dergisi, Evrensel Gazetesi gibi yayın organlarında çıkan karikatürler, facebook sayfasında milletvekili adayı olduğum dönemde çekilmiş fotoğraflardaki kadınların yöresel kıyafetleri delil olarak önümüze geldi" dedi.

'POLİSLER '40 ŞEHİT VAR' DİYEREK DARP ETTİ'

"AKP şu anda referandum sürecine girdi" diyen Bek, AK Parti'nin tek adam rejimi yaratmak istediğini ve referandum hazırlık çalışmasının ise tüm muhalifleri hedef haline getirdiğini söyledi. 7 günlük gözaltı sürecinde kendilerine ihbarla ilgili tek bir soru sorulmadığını ifade eden Bek, OHAL'le birlikte uzun gözaltı süresinin bir işkence olarak kullanıldığını ve soğuk koğuşlarda yerlerde yattıklarını ve herkesin hastalandığını dile getirdi. Ters kelepçe uygulamasını kabul etmediği için işkenceye maruz kaldığını hatırlatan Bek, kendisine yapılan işkencenin toplumu sindirmek için yapıldığını belirtip; "Beni dövenler iki şey çok vurgu yapıyorlardı. 'bugün 40 şehit var' şeklinde bana dayak atıyorlardı. Dolayısıyla 'intikam intikam' diye bağıran İçişleri Bakanı'nın şahsıma yönelik uygulanan işkence ve kötü muamelenin baş sorumluğu kanaatindeyim. İçişleri Bakanlığı emrindeki polisler, 'intikam' diyerek beni darp ettiler" dedi.

POLİSLER: BURADAN NE HAKİM VE SAVCILAR GEÇTİ

TEM polislerinin kendisine "Bir de avukatım diyorsun. Bizim elimizden ne hakimler, savcılar geçti" diyerek kendisini darp ettiğini söyleyen Bek, polislerinin işkence konusunda eğitimli olduğu ve darbın gözle ve elle belli olmasının zor olduğu başın saçlı kısımlarına vurduğu dile getirdi. Bek, konuyla ilgili suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti. Komploya hazırlıklı olduğunu ifade eden Bek, geçen ay TEM şubesi polislerince tehdit edildiğini kaydederek, polislerin "Seni de içeriye atacağız" tehdidi ile karşılaştığını ifade etti.