ANKARA - Adli Tıp Kurumu, Ovacık'ta çıkan çatışmada 2 arkadaşıyla birlikte yaşamını yitiren TİKKO üyesi Özgüç Yalçın ile ilgili raporunda "Olayda ateşli silah kullanıldığı düşünüldüğünde ateşli silah ile bitişik yada bitişiğe yakın mesafeden yapılan bir atış sonucu oluşmuş olduğunun kabul edilebileceği sınırlar içerisinde bulunduğunu bildirir" dedi. Çocuklarının yaralı olarak yakalandıktan sonra öldürüldüğünü savunan Yalçın Ailesi, rapor üzerine suç duyurusunda bulundu.
Dersim'in Ovacık ilçesi Mercan köyü Şahverdi Mezrası'nda 21 Ekim gecesi çıkan çatışmada hayatını kaybeden 3 TİKKO üyesiyle ilgili Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Balistik Şubesi’nin raporu çıktı. Raporda, "Gönderilen inceleme konusu örneklerden elde edilen değerlerin elde edildiği örnekleri (üzerilerinde 2 nolu ceset sternum, giriş yazılı cilt, 3 nolu ceset sağ üst boyun lezyon) üzerinde tespit edilmiş olan atış artıkları olayda ateşli silah kullanıldığı düşünüldüğünde ateşli silah ile bitişik yada bitişiğe yakın mesafeden yapılan bir atış sonucu oluşmuş olduğunun kabul edilebileceği sınırlar içerisinde bulunduğunu bildirir müşterek raporudur" denildi.
İHD Ankara Şubesi’nde düzenledikleri basın toplantısıyla raporu kamuoyuyla paylaşan Yalçın Ailesi, rapordaki tespitlerin Hakan Çakır ile Özgüç Yalçın’ın yaralı olarak ele geçirildiği ve uğradıkları işkence sonucu hayatlarını kaybettiği iddialarını doğruladığını öne sürdü.
Yalçın’ın babası Sermet Yalçın, oğlunun yaralı olarak ele geçirildikten sonra saatlerce süren işkenceye maruz kaldığını savunarak, dört kaburgasının kırılıp, biri çene altından diğeri de boyundan olmak üzere bitişik bir biçimde ateş açılarak öldürüldüğünü belirtti. Baba Yalçın, çene altından yapılan atış sonrası oğlunun yüzünün alnına kadar sağ tarafı, burnu ve çenesinin yok edildiğini vurguladı.
Olaydan sonra oğullarının kendileri açısından manevi değeri olan saatinin de teslim edilmediğini kaydeden baba Yalçın, olay hakkında Adli Tıp Kurumu raporuna dayanarak suç duyurusunda bulunduklarını aktardı. Konun aydınlanması için verdikleri mücadele sırasında haklarında Dersim savcılığı ve Hozat İlçe Savcılığı tarafından iki soruşturma açıldığını belirten baba Yalçın, soruşturmaların cenazeye katılmak ve mezar taşına yazılan yazıdan dolayı açıldığını dile getirdi. Baba Yalçın, soruşturmaların hiçbir hukuki dayanağı olmadığını kaydetti.
Açıklamanın ardından aile, avukatları ile birlikte Ankara Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu.