DİYARBAKIR - İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” eylemlerinin 411’nci haftasında, Maraş katliamının ikinci yıl dönümü olan 23 Aralık 1980 tarihinden bu yana kendisinden haber alınamayan Mahmut Kaya’nın akıbetini sordu.
Diyarbakır’da İnsan Hakları Derneği (İHD) Şubesi ve kayıp yakınlarının, her hafta “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” sloganıyla gerçekleştirdikleri eylem, 411’inci haftasında devam etti. Geçmişte Koşuyolu Parkı’nda bulunan İnsan Hakları Anıtı önünde düzenlenen eylem, bu haftada OHAL kapsamında Diyarbakır Valiliği tarafından getirilen ‘eylem ve etkinlik yasağı’ndan dolayı yine İHD binasında yapıldı.
Barış Anneleri Meclisi üyelerinin de katıldığı eylemde aileler, kaybedilen yada katledilen yakınlarının fotoğraflarını taşıdı.
Kayıplarının bulunması için 411haftadır aralıksız bir şekilde faillerin sorduklarını dile getiren İHD Diyarbakır Şubesi Başkanı Raci Bilici, kayıpların failleri bulana dek mücadelelerini sürdüreceklerini söyledi. Bilici, getirilen yasaktan dolayı kendilerinin eylem yapmalarına izin verilmezken, kentte geçtiğimiz hafta sonu yapılan Bayrak Yürüyüşü’nü hatırlatarak İçişleri Bakanı ve Diyarbakır Valiliği tarafından istendiğinde eylem ve etkinliklere izin verilmesine tepki gösterdi.
Bilci, sözlerinin devamında ise Ankara’da gözaltına alınması ardından kendisinden bir daha haber alınamayan Sur Belediyesi Meclis Üyesi Müjgan Ekin’in durumuna ilişkin İçişleri Bakanlığı’ndan açıklama beklediklerini söyledi. Bilici, “Ankara’nın göbeğinde bir kişi kaybedilirse devletin istihbaratı bunu bilir. Kayıplarımızın bulunması ve faillerin cezalandırılması için geçmişten bu yana mücadelemiz sürüyor. Bunun için bu ülkede onurlu barış istiyoruz. Biran önce diyalog sürecine geçilmelidir” dedi.
DAİŞ’in elindeki Türk askerlerini yaktığına ilişkin gündemdeki iddialar üzerinde de duran Bilici, DAİŞ’in Kobanê ve Şengal’de halka yönelik saldırı ve katliamlarını hatırlatarak, “DAİŞ’in Türkiye askerlerine yapmış oldukları vahşeti de kınıyoruz. Şiddet kimden gelirse gelsin kabul etmiyoruz ve kınıyoruz” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin Suriye politikalarını gözden geçirmesi gerektiğini söyleyen Bilici, “Ortadoğu’da Kürtlerin statüsünü tanımayan bir politikanın da başarılı olmayacağını objektif bir gözle görüyoruz” diye kaydetti.
Bilici’nin konuşmasının ardından 23 Aralık 1980’de, Kars’ta gözaltına alınması sonrası kendisinden bir daha haber alınamayan Mahmut Kaya’nın hikayesi okunarak, akıbeti soruldu. İHD Kayıp Komisyon üyesi Adnan Orhan, kaybedilen Kaya’ya daire şu bilgileri paylaştı:
“Maraş katliamının 2. yıl dönümünde üzerinde ‘Maraş katliamının hesabı sorulacaktır’ yazılı bir pankartı, Kars il merkezinde astığı sırada gözaltına alındı. 23 Aralık 1980 gecesi gözaltına alınan Kaya, sıkıyönetim komutanlığınca, Siyasi Şube Müdürlüğüne tahsis edilen sorgu birimine götürüldü. On gün boyunca sorgulanan Kaya, ağır işkencelerden geçirilerek katledildi. Onun gözaltına alındığına dair tüm kayıtlar ortadan kaldırıldı. Yaşlı babası Emniyet Müdürlüğü’ne ve sıkıyönetim komutanlığına başvurdu. Vali ile görüştü. Ancak girişimlerde bulunduğu tüm yetkili mercilerden aldığı yanıt ‘Mahmut Kaya adlı şahıs gözaltına alınmamıştır’ şeklinde oldu. Mahmut Kaya’dan bir daha haber alınamadı.”
Kaya’ya dair yapılan bu bilgilendirme sonrası bu haftaki oturum, 5 dakikalık sessiz eylem ile sona erdi.