URFA - Suruç'ta Amara Kültür Mekezi'nde 33 gencin yaşamını yitirdiği bombalı saldırıda yaralanan Ceren Çoban, dünkü davanın kararına tepki göstererek, "33'lerin düşü, 7 bin 500 liraya satılacak düşler değildir. Biz bitti demeden bitmeyecek" dedi.
Urfa'nın Suruç ilçesinde 20 Temmuz 2015’de Amara Kültür Merkezi'nde Kobanêli çocuklara oyuncak götürmek için toplanan 33 Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyesi gencin katledilmesinin ardından dönemin ilçe emniyet müdürü olan Mehmet Yapalıal hakkında açılan dava dün karara bağlandı. Kararda katliamın yaşandığı tarihte Suruç emniyet müdürü olan Mehmet Yapalıal, suçlu görülerek 12 taksitle ödemek şartıyla, 7 bin 500 lira para cezası verildi.
BİZİMLE ALAY EDİYORLAR ANCAK KANMIYORUZ
Suruç'ta görülen karar duruşmasına katılan ve patlamada yaralananlardan biri olan Yasin Can, karara tepki göstererek, katliamda bir çok kişinin sorumlu olduğunu ve bir kişiye verilen para cezasını kabul etmediklerini ifade etti. Sadece bir polis memurunun bu katliamdan sorumlu olamayacağını dile getiren Can, "Biz yola çıkarken en sert şekilde bize saldıranlar, gaz bombası atanlar, söylemleriyle katliamı tetikleyenler, katliama göz yumanlar hepsi sorumludur. Bu mahkeme tamamen halka, 'bakın biz bir şeyler yapıyoruz olayın takipçisiyiz ' demek içindir. Böylelikle bizimle alay ediyorlar. Ancak kanmıyoruz. Suruç'tan sonra Amed, Ankara ve daha bir çok yerde insanlığa karşı suç işlendi" şeklinde konuştu.
'BU KARAR ÖNCEDEN VERİLMİŞTİ'
Patlamada yara almış biri olarak hükümete seslenen Can, "Arap, Kürt, Türk tüm haklarımız huzursuz, gelin hep beraber bu kanın dökülmesine ne ülke içinde ne ülke dışında izin vermeyelim. Bugünkü karar ise önceden verilmiş. Bizi sadece tiyatronun parçası kıldılar. Asıl katliam dosyasının üzerindeki yasak 18 aydır kaldırılmamış. Bu hukuksuzluk giderilmelidir. Dosyamıza ulaşmak ve müdahil olmak istiyoruz. Suruç için adalet isteyen bir çok arkadaşımız da şu an tutuklu. Bu karar daha önce verilmişti zaten. Bize terörist diyerek, arkadaşlarımızı gözaltına alıp tutuklayarak, karar verilmişti. Biz hesabını sormaya devam edeceğiz. Bu iş burada bitmedi" ifadesini kullandı.
'ADALET TALEBİMİZİ YÜKSELTMEYE DEVAM EDECEĞİZ'
Davayı ilk günden beri takip ettiklerini ancak adalete dair inançlarının olmadığını söyleyen yine patlamada yaralanan Onur Kartal ise, "İlk günden beri bir umudumuz yoktu. Böyle bir karar bekliyorduk. Ancak yine de peşini bırakmadık. Suruç katliamın failleri adaletli bir şekilde yargılansaydı Suruç'la başlayan katliamlar bu denli büyümezdi. Bu davanın kararından anladığımız, 33 kişinin yaşamı 7 bin 500 TL. Bu da fazla gelmiş ki, 12 taksite bölmüşler. Katliamda yoldaşlarını yitirmiş ve katliamın mağduru olarak adalet talebimizi yükseltmeye devam edeceğiz" dedi.
'BU DAVA BİZ BİTTİ DEMEDEN BİTMEZ'
Katliamın yaşandığı günden bugüne Suruç için adalet dediklerini söyleyen patlamada yaralananlardan SGDF sözcüsü Ceren Çoban da, Suruç davasının aydınlatılmadan yeni katliamların yaşanacaklarını bildiklerini bu nedenle her güne adalet diyerek uyandıklarını ifade etti. Çoban mahkemede alınan karara tepkisini şu sözlerle dile getirdi, : "Bu karar katliamı kimlerin gerçekleştirdiği,katliamı gerçekleştirenlere kimlerin emri verdiğini gösteren bir karardır.
İçişleri Bakanlığı'ndan en alttaki polise kadar tek tek hepsinin yargılanması gerektiğini söylemiştik. Sanık bizden hep kaçırıldı. Şimdi de taksitle ödeyeceği 7 bin 500 "ödüle" maruz bırakıldı. Bu dava biz bitti demeden bitmez. 33'lerin düşü 7 bin 500 liraya satılacak düşler değildir."