İSTANBUL - Kapatılan Özgür Gündem gazetesi Nöbetçi Genel Yayın Yönetmeni kampanyasına katılan sanatçı Şanar Yurdatapan ve Yayıncı İbrahim Aydın Bodur’un yargılandıkları ayrı davalarda ceza çıktı. Her iki yayın yönetmene ayrı ayrı, 1 yıl 3 ay ve 6 bin TL ceza verildi.

Kapatılan Özgür Gündem gazetesi ile dayanışmak amacıyla başlatılan “Nöbetçi Genel Yayın Yönetmeni” kampanyasına katılan sanatçı Şanar Yurdatapan ve Yayıncı İbrahim Aydın Bodur’un yargılandıkları davalarda ceza çıktı. Yurdatapan’ın yargılandığı davanın üçüncü duruşması İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma da Yurdatapan ve müdafi avukatları hazır bulunurken, RSF Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, oyuncu Lale Mansur ve çok sayıda kişi de duruşmayı izledi. Duruşma, Yurdatapan’ın savunması ile başladı.

Yurdatapan, duruşmada 10.5 yıla kadar hapsinin istendiği mütalaaya karşı beyanda bulundu. Yurdatapan, savunmasına “Neyi savunacağımı gerçekten bilemiyorum” sözleriyle başlayarak, iddianamede ve mütalaada suç sayılabilecek hiçbir ithamın olmadığını vurguladı. Görüş bildirme hakkının ifade özgürlüğünün doğal bir parçası olduğuna dikkat çeken Yurdatapan, “İddianamenin ve onun kopyası olan esas hakkındaki görüşün hesaba katmadığı bir şey var: Öldürülen bu insanlar yumurtadan çıkmadı. Onlar da hepimiz gibi anne babalarının, aile ve yakınların yavruları, canları ciğerleri. Onların cenazelerine katılanları, orada söylediklerini, bunları haber yapanları bile yargılamak olacak iş mi” diye sordu.

'BEN BURADAYIM, EVREN NEREDE?'

1981 yılında Kenan Evren’in kendisini vatan haini ilan ederek, yurttaşlıktan attığını anımsatan Yurdatapan, “Gördüğünüz gibi, ben buradayım. O nerde? Böyle bir iddianamenin hiç hazırlanmaması, hazırlanıp verilmişse mahkemece kabul edilmemesi, hadi bunların hepsi bir kere oldu diyelim, mahkemenin ilk celsede aklanma ile sonuçlanması gerekirdi. Sevgili Aziz Nesin’in 1995 yılında sadece 'Kürt' kelimesini kullandığı için DGM'de yargılanırken söylediklerini tekrar ederek bitireyim: Korku yaşımı aştım. İşte yapılan zulüm ortada, ona karşı çıkanlar ve ben buradayız. Gerçekleri söyleyenleri cezalandırırsanız çok değil birkaç yıl sonra geriye dönüp baktığınızda vicdanlarınıza ne diyeceksiniz” ifadelerini kullandı.

Avukat Özcan Kılıç ise savunmasında yargılamada problem olduğunu vurgulayarak, Yurdatapan’ın hangi sıfat ile yargılandığının bilinmediğini, dosyanın tekrardan savcılığa iade edilmesini istediğini söyledi.

Yurdatapan son olarak “Ortada bir suç yoktur. Beraatımı istiyorum” dedi.

Duruşmaya verilen kısa bir aranın ardından mahkeme heyeti, Yurdatapan’a “Terör örgütünün açıklamalarını yayınlamaktan” 10 ay hapis cezası vererek 6 bin para cezasına çevirdi. “Örgüt propagandası yapmak” suçundan da 1 yıl 3 aylık ceza ise erteledi.

İKİNCİ DAVADA DA AYNI CEZA

Gazete ile dayanışma içinde olan yayıncı İbrahim Aydın Bodur’un da yargılandığı davada karar çıktı. İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya Bodur ve avukatları katılırken çok sayıda da kişi izledi. Duruşma, iddia makamının mütalaa sunması ile başladı. Mütalaa da savcı Bodur hakkında “Örgüt propagandası yapmak” ve “Örgüt yöneticilerinin açıklamalarını yayınlamaktan” ceza istedi. Bodur ise yaptığı savunmada suçlamaları kabul etmediğini söyledi.

Savunma ardından mahkeme heyeti verdiği kararında Bodur’a “Örgüt yöneticilerinin açıklamalarını yayınlamaktan” verdiği 10 aylık cezayı 6 bin TL’ye çevirirken, “Örgüt propagandası yapmak”tan ise 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi.