23 yıl önce kaybedilen babasının katilini arıyor

DİYARBAKIR – Daha 3 aylık bebekken babası "faili meçhul" olan ve annesinin anlatımlarıyla tanıyan Müjda Baran, babasının faillerinin bulunması ve adalet karşısına çıkması için mücadele ediyor.

Türkiye'nin karanlık yılları olarak tarihe geçen 1990'lı yıllardan bugüne binlerce faili meçhul cinayet yaşandı. Failleri bilinse de yakalanmayan, yakalansa da cezalandırılmayan bu cinayetlerden biri de 14 Ocak 1994 Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde gözaltına alınıp kendisinden bir daha haber alınamayan Ömer Öner. 23 yıldır tüm girişimlere rağmen haber alınamayan Öner'in ailesinin adalet arayışı ise hiç bitmedi.

HER HAFTA BABASININ FAİLERİNİ SORUYOR

Öner gözaltına alındığında küçük kızı Müjda Baran, daha 3 aylıktı. Baran, babasının kendisine verdiği “Dêrsim” ismine rağmen, Nüfus Müdürlüğü kabul etmediği için ailesi Müjda ismini verdi. Babasını annesinin anlatımıyla tanıyan Baran, yıllardır özlem duyduğu babasının akıbetini öğrenmek için adalet arayışını sürdürüyor. Yıllardır her hafta İnsan Hakları Derneği’nin “Kayıplar yargılansın, failler bulsun” sloganıyla başlattığı eyleme katılarak, babasının faillerini soruyor.

'DÜN ÇİLLER BUGÜN ERDOĞAN'

Dünyadan habersiz olduğu bir dönemde babasının öldürüldüğünü anlatan Baran, küçük yaşından itibaren ailesinin babasının başına gelenleri anlattığını söyledi. Baran, “Benim için babasız yaşamak kadar, onun katillerinin bulunmaması, başına neler geldiğini öğrenmektir. Ben ve benim gibi binlerce kişi katillerin bulunması ve adalet karşısına çıkmasını istiyoruz. Sonuna kadar babamın akıbetini sormaya devam edeceğiz. Tansu Çiller döneminde bu acıları yaşadık, şimdi de Erdoğan döneminde yaşıyoruz” diye konuştu.

Baran, “Babam bana Dêrsîm ablama da Bêrîvan ismini bıraktı ama ikisi de nüfusta kabul edilmedi. Ama babamın koyduğu Dêrsîm ismini tekrar koymak için gerekli başvuruları yapacağım” dedi.

‘BABAMIN ELİNİ HİÇ TUTAMADIM’

Baran babasının kaybedilmesinden kaynaklı başından geçen bir anısını da şöyle anlattı: “Ben okuldayken bütün öğrenciler babalarının ellerinden tutarak okula gelirlerdi. Maddi durumumuz kötü olduğu için annem çalışıyor, bizimle okulla gelemiyordu. Benim gözüm hep o öğrencilerin ve babalarının ellerinde kalırdı. Kaç yıl önce bir Filistinli ve çocuğunun ellerinin İsrail askerler tarafından ayrıldığını izlemiştim ve çok üzülmüştüm. O Filistin’de çekilen görüntü, benim ve annemin el ele tutuştuğumuz ve babamla hiç el tutamadığımı aklıma getirdi. Ben 5 yaşındayken, askerler gelip evde annemi gözaltına alıp tabura götüreceklerdi. Ben de annemle gitmek için ellini tutum. Ancak askerler annemle elimi ayırarak, annemi alıp götürdü. O zaman çok zoruma gitmişti. Filistinli çocukların yaşadığı bu acıyı, biz 1990’lı yıllarda yaşadık ve gördük. İsrail’den farklı her türlü insanlık dışı uygulamaları yapan Türkiye, bugün kendi topraklarında Kürt çocuklarına yaşattıklarını görsün. Ondan sonra diğer devletlerin uygulamalarını eleştirsin.”

‘BABAMIN KATİLLERİ BELİDİR’

Babasının JİTEM, MİT ve korucuların ortaklığıyla kaybedildiğini söyleyen Baran, babasının kimler tarafından kaybedildiği çok iyi bildiklerini ama yıllıdır failler belli olmasına rağmen katillerin adalet karşısına çıkarılmadığını dile getirdi.