‘Son nefesime kadar Galatasaray’dayım’

İSTANBUL - Galatasaray Lisesi önünde 608’inci kez bir araya gelen Cumartesi Anneleri, 12 Eylül kayıplarından Hayrettin Eren’in akıbetini sordu. Anne Elmas Eren, oğlunun kemikleri bulununcaya dek bu meydanda olacağını dile getirdi.

Cumartesi Anneleri, kayıp yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması için 608’inci kez Galatasaray Lisesi önünde biraraya geldi. Üzerine kımızı karanfillerin bırakıldığı “ Failler belli kayıplar nerede” pankartı açılan eylemde, kayıpların fotoğraflarının bulunduğu dövizler taşındı.

Bu hafta 12 Eylül 1980 askeri darbe sonrası göz altından kaybedilen Hayrettin Eren’in akıbeti soruldu. Eylemde ilk konuşan 12 Eylül kayıplarından Cemil Kırbayır’ın ağabeyi Mikail Kırbayır, 36 yıldır aynı taleple ve aynı sözlerle Galatasaray Lisesi önünde kaybedilenlerin akıbetini sorduklarını ifade etti. Kırbayır, “21 yıldır bu alanı kendimize adalet ve hak arayışı yeri olarak işgal ettik” dedi. “Bizim istediğimiz ne?”, “Neyi istiyoruz” diye vurgulayan Kırbayır, gözaltında oğlu Hayrettin Eren’i kaybeden Elmas Eren’le aynı talebi istediklerini belirtti.

‘ONLARIN SUÇU BİZE GÜZELİ YAŞATMAKTI’

“Bunların suçu neydi?” diye devam eden Kırbayır, eyleme katılanlardan 5 saniyeliğine ellerinde kayıp yakınlarının fotoğraflarının bulunduğu dövizlere bakmasını istedi. Kırbayır, “Gözüne baktığınız, gözümüze bakan bu gencecik insanlar bu ülkenin yurttaşlarıydı. Onların suçu, bizlere iyiyi, doğruyu, güzeli yaşatmaktı” diye konuştu.

‘BU ÜLKEYİ YÖNETENLERİN UTANMASI GEREKİYOR’

Mikail Kırbayır’ın ardından konuşan, 12 Eylül kayıplarından Süleyman Cihan’in ağabeyi Ahmet Cihan da, “Bu ülkeyi yönetenler bu ayıpla yaşayamazlar. Elmas Ana ile 1986 yılından beridir tanışıyoruz. Elmas Ana o zaman da söylediği tek şey vardı. ‘Ben oğlumun sadece kemiklerini istiyorum. Çiçeklerle donatacak bir mezarı olsun istiyorum’ diye. Bugün de aynı şeyi söylüyor. Artık utanmaları gerek bu ülkeyi yönetenlerin” sözleriyle tepki gösterdi.

‘SON NEFESİME KADAR GALATSARAY’DAYIM’

12 Eylül’de İstanbul Emniyet Müdürlüğü Siyasi Şube’de gözaltında kaybettiği oğlu Hayrettin Eren’in akıbetini soran anne Elmas Eren de, dönemin İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’ın “Solcular çok efendi çocuklardı. Ellerinde bir bıçak bile yoktu” sözlerine atıfta bulundu. Elmas, “Ellerinde bıçakları dahi olmayan gül gibi gençlerden ne istediniz o zaman? Neleri vardı? Ne suç işlediler? Hırsızlık mı yaptılar?” diye sordu. Eren, yılmayacağını, oğlunun kemiklerini bulana dek, son nefesine kadar Galatasaray Lisesi önünde olacağını kaydetti.

‘ÜLKEYİ YÖNETENLER HAK İHLALLERİNİN DEVAMCISI’

Bu haftanın açıklamasını yapan İHD Gözaltında Kayıplar Karşı Komisyonu üyesi Ümit Tekey Dişli, 608 haftadır Galatasaray Lisesi önünde Türkiye’de yargıyı adalet ve özgürlük aracı olmaktan çıkartıp, belli bir ideolojinin taşıyıcısı yapan hükümetlerin hukuku ve adaleti bu topraklarda hükümsüz bıraktığını söyledi. Dişli, 14 yıldır Türkiye’yi yönetenlerin hak ihlalleri geleneğinin devamcısı olduğunu hatırlattı.

‘HAYRETTİN’İ UNUTTURMAYACAĞIZ’

Başta Kenan Evren olmak üzere, 12 Eylül cuntacıları ve destekçileri Hayrettin Eren’in kaybedilmesinden sorumlu olduğunu ifade eden Dişli, “Hakikat ortada ama onu kamuoyuna açıklayacak, bu insanlığa karşı suç için ‘Bir daha asla’ diyecek siyasi bir irade yok. Kaç yıl geçerse geçsin, Hayrettin’i ve 12 Eylül işkence hanelerinde kaybedilendir unutmayacağız” dedi.