ANKARA - Tuzluçayır halkının ortaklaşa düzenlediği "Özgür Basın Susturulamaz" panelinde konuşan muhalif basın emekçileri, Ak Parti uygulamalarına yenilmeyeceklerini ifade ederek çalışmalarına devam edeceklerini belirtti.

Ankara’da Tuzluçayır Sivas Kangal Dışlık Köyü Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği tarafından CHP, EMEP, HDP, AKADER, DHF, DAD, Pir Sultan Mamak Şubesi, Eğitim Sen 1 No'lu Şubesi, Emekli Sen Mamak Şubesi, Şenkaya Kürkçü Köyü Derneği, Kırıkkale Büyükavşar Köy Derneği'nin desteklediği "Özgür Basın Susturulamaz" adıyla bir panel düzenlendi.

Panele konuşmacı olarak Cumhuriyet Gazetesi’nden Erdem Gül, Evrensel Gazetesi’nden Fevzi Argun, Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan İMC TV'den Nergis Yıldırım ile DİHA'dan Hayri Demir ve Ankara Üniversitesi Araştırma Görevlisi Yasin Durak katıldı.

‘KÜRTLERDEN SONRA SIRA SEKÜLER TÜRKLERE GELECEK’

KHK ile görevinden alınan araştırma görevlisi Yasin Durak; aydınların, iktidarların hegemonya planları önünde büyük engeller oluşturduğunu belirterek, halka gerçekleri anlattıkları için de hedef olduklarını ifade etti. Durak şunları söyledi: "Erdoğan’ın sürekli nefret oluşturması, hedef gösterme ve kriminilaze ediyor. Bugün kamuda atamalarda ve her şeyde partinin hatta sarayın sözü dikkate alınıyor. Bugün sosyalistlere yönelik saldırılar sosyal demokratlara dönüştü. Kürtlerden sonra sıra seküler Türklere gelecek. Sürekli birilerini üretmek zorunda kalacak. Demokrasi denile denile faşizmin savunulduğu bir ortam"

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ EN KRONİKLEŞMİŞ SORUNDUR

Evrensel Gazetesi’nden Fevzi Argun ise "Türkiye öyle bir ülke ki basın ve düşünce özgürlüğü dendiğinde bu sorun en kronikleşmiş sorundur. Basın ve gazeteciler bugüne kadar baskı ve zulüm görmüşlerdir. Pek çoğumuzun özlemle aldığı devrimci mücadelenin yüksek olduğu 70li yıllarda bile basım ve düşünce özgürlüğünde sıkıntı yaşanmıştır" şeklinde konuştu. Argun, gelecekte ne bedeller ödeyeceklerini bilmediğini belirterek, "Yayın organlarımıza, seçtiğimiz temsilcilere sahip çıkarak demokrasi mücadelesi vermeliyiz" şeklinde konuştu.

'ASIL OLAN HALKIN HABER ALMA HAKKINA SAHİP ÇIKMAK'

KHK ile kapatılan İMC TV parlamento muhabiri Nergis Demirkaya, 15 Temmuz gecesi yaşananları gördüğünü belirterek, ardından gelen OHAL ile kapatılan televizyon ve yayın kuruluşlarının istatistiklerini paylaştı. Demirkaya kapatmaların ardından alternarif aradıklarını ve HaberSİZsiniz Platformu’nu kurduklarını ifade etti. Demirkaya şunları söyledi: "Dünyanın marsa gittiği bir dönemde kapıya mumla mühür vurarak kapatamazsınız. Asıl olan yurttaşların haber alma hakkına sahip çıkması."

'ERDOĞAN BİR DE TEK BASIN İSTİYOR'

Yine KHK ile kapatılan DİHA'nın Ankara Muhabiri Hayri Demir de Kürt basının yaşadığı baskıların bugünle sınırlı olmadığını, uzun süreden beri devam ettiğini söyledi. Demir, şimdiye kadar 70 arkadaşlarının gerçekleri yazdığı için öldürüldüğünü belirterek, Erdoğan'ın sıklıkla istediği “tek bayrak, tek devlet, tek millet ve tek dilin” yanına bir de tek basın arzuladığını ifade etti. Demir şunları söyledi: "Çalışacağımız yeni mecra açtık, gerçeklerden asla taviz vermeyeceğiz demeye devam edeceğiz." Demir bürolarının kapılarına mühürlerinin vurulmasının bir yerde gazetecilik için bir avantaj sağladığını da ifade ederek, artık sokakların büro olduğunu, bu şekilde de haberin kaynağı ile doğrudan temasta olmalarının önünü açtığını söyledi.

'YÜZDE 50'LİK İKTİDAR YANLISI KESİM MUTSUZ'

Cumhuriyet Gazetesi’nden Erdem Gül de iktidarın düşünce ve medya özgürlüğünü, bir takım kazanımlarını aldığını, kadınlara ve çocuklara yönelik saldırılara kadar artan bir saldırı konsepti yaşandığını ifade etti. Gül, saldırıların daha önce iktidardan geldiğini fakat AKP ile beraber saldırıların bu sefer halkın bir kısmını da kötülüğe sevk ettiği belirlemesini yaparak, halkı aynı zamanda uyuşturmak için de militarist bir dil kullandığını söyledi.

Gül, yüzde 50 denilen iktidar yanlıların ve yöneticilerinin aslında mutsuz olduklarını ve saldırganlaşmalarındaki temel nedenin de bu mutsuzluk olduğunu söyledi.

Panel soru cevap bölümünün ardından son buldu.