VAN - Kürt siyasetçilere yönelik devam eden gözaltı ve tutuklama furyası ile belediyelere atanan kayyumlara dair açıklama yapan DBP Van İl Örgütü, “Gittiğiniz yol yol değildir. Bu yol çıkmazdır ve böyle giderseniz ülkemiz ve halklarımız daha da karanlık içine girecektir”
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Van İl Örgütü, Kürt siyasetçilere yönelik devam eden gözaltı ve tutuklama furyası ile belediyelere atanan kayyumlara dair açıklama yaptı. DBP il binasında yapılan açıklamaya parti yöneticileri, TJA ve Barış Anneleri Meclisi üyeleri katıldı. Açıklama yapan DBP İl Eşbaşkan Yardımcısı Çetin Engin, en son İl Eşbaşkanı Sevinç Şeker'in tutuklandığını ve DBP’de olan Gürpınar Belediyesi’ne kayyum atandığını hatırlattı.
Basın toplantısında konuşan DBP Van İl Eşbaşkan Yardımcısı Çetin Ergin, devletin Kürt sorununu barış ve müzakereyle çözmek istemediğini dile getirerek, "Kürt sorunu savaşla, imha ile inkar ile çözülmez. Ortadoğu coğrafyasında bugün bütün dünyanın kabul ettiği bir Kürt realitesi var. Bunu yok saymak bu ülke halklarına verilecek en büyük zarardır" dedi.
‘ÇÜRÜMÜŞ POLİTİKA YENİDEN DİRİLTİYOR’
Geçmişten ders çıkarmayan devlet aklı ve AK Parti’nin “İçeride Kürtlere ne kadar vurursak o kadar sonuç alırız” mantığında ısrar ettiğini vurgulayan Engin, “21. yüzyılda bile 100 yıl önceki çürümüş politikaları yeniden diriltmeye kalkan mevcut anlayış özellikle ülkede 6 milyon seçmenin oyunu alan DBP ve HDP'ye yönelik anti-demokratik, faşizan uygulamalarını sürdürüyor" diye konuştu.
‘9 BELEDİYEMİZE KAYYUM ATANDI’
Kürt siyasetçilerin adeta “Gözünün üzerinde kaş var” gibi gerekçelerle tutuklandığını dile getiren Engin, “Kadınlara yönelik şiddet politikaları artarak devam ediyor. Sadece son 1 yıl içinde Van'da kongre ile seçilen 4 DBP İl Eşbaşkanımız ve onlarca ilçe eş başkanlarımız tutuklandı. DBP Van İl Eşbaşkanlarımız Ökkeş Kava, Murat Sarısaç, Caziye Duman ve son olarak Sevinç Şeker hukuksuz bir şekilde tutuklanarak cezaevine konulmuştur. Gürpınar Belediyesi’ne kayyum atanması ile Van'da 4 ayda aralarında Büyükşehir Belediyemizin de bulunduğu ve halkın oyları ile seçilmiş 9 belediyemiz gasp edilmiştir. Bu baskı politikalarını bir kez daha kınıyoruz" ifadesinde bulundu.
Talan, gasp, imha ve inkar politikalarının sürdürdüğünü söyleyen Engin, “Geçmişte söyledik bugün de söylüyoruz. Gittiğiniz yol yol değildir. Bu yol çıkmazdır ve böyle giderseniz ülkemiz ve halklarımız daha da karanlık içine girecektir” dedi.
‘KAOSA KARŞI HAYIR DİYECEĞİZ’
Nisan ayında yapılacak referanduma da değinen Engin, şöyle devam etti: “Referandum Türkiye ve Kürdistan halklarının geleceğini belirleyecek tarihi bir eşik olacaktır. Türkiye ya çoğulculuğa dayanan demokratik ve insani ilkelerin hakim olduğu özgür bir yaşam alanı olacak ya da diğer Ortadoğu toplumları gibi tek adamın tüm gücü elinde bulundurduğu yeni bir vesayetle 200 yıl geriye gidecektir. Kürtlerin, kadınların ve tüm ötekilerin olmadığı bir anayasa çözüm değil aksine daha büyük bir kaos demektir. İşte bu yüzden bizler referandumda ‘Hayır’ diyeceğiz."