ANKARA - ABF Genel Başkanı Muhittin Yıldız, anayasanın toplumsal bir sözleşme olduğunu hatırlattı ve “Biz yeni bir Demokratik Cumhuriyet istiyoruz. Bu eksen etrafında buluşmak adına ‘Hayır’ diyoruz” dedi.

Alevilerin en kitlesel örgütü olan Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Genel Başkanı Muhittin Yıldız, 16 Nisan’da yapılacak referanduma ilişkin dihaber’in sorularını yanıtladı. Yıldız, Anayasa değişikliğinin toplumun sorunlarının çözümünü içermediğini söyledi.

‘ALEVİLİĞİN ‘A’SI YOK’

Yıldız, anayasa taslağına dair eleştirilerini şöyle ifade etti: “Anayasa tasarısının tamamen tekçi anlayışa özel bir paket olduğunu düşünüyoruz. Yapılan anayasa Aleviliği çok benimsemeyen Alevinin hakkını ve hukukunu savunmayan bir anayasadır. İki partinin arasında yapılan bir anayasa taslağıdır. Sonuç itibariyle bir referanduma gidilecek. Bu geçirilen taslakta da Aleviliğin 'A'sı olamadığını ve Aleviliği hiç tanımadığını görüyoruz. İnkâr edilen bütün renklerin, kimliklerin, dillerin yeni anayasa taslağında, anayasal sözleşme adı altında garantiye alınmalıydı.”

‘ANAYASA TOPLUMSAL BİR SÖZLEŞMEDİR’

"Anayasa toplumsal bir sözleşmedir bütün kimlikler tanınmalı" diyen Yıldız, hem 82 Anayasası hem de yeni Anayasa taslağının bu nitelikte olmadığı söyledi. Yıldız, şöyle konuştu: “Bu toplumsal uzlaşmayı da toplumdaki bütün hukuk insanları, bilim insanları, akademisyenler, STK’ler bir araya gelerek sağlar. Bu şekilde olsaydı elbette ki biz anayasayı savunurduk. Ancak biz anayasa taslağının tekçi bir anlayışın hizmetine münhasır yapılmış bir taslak olarak görüyoruz. ABF ve birleşenleri olarak anayasa için referanduma ‘Hayır’ diyoruz.”

DEMOKRATİK BİR CUMHURİYET İÇİN ‘HAYIR’

Yıldız, Alevilerin iktidarlarla mücadele eden bir halk niteliği taşıdığı söyledi ve Kerbela’da yaşananlar üzerinden neden “Hayır” denilmesi gerektiğini açıkladı: “

“Kerbela döneminde Yezid, Hz. Hüseyin’e para ve şöhret teklif eder. Fakat Hz. Hüseyin 'ben burada mazlumları savunuyorum' der ve Kûfeye gider. Kufe halkı o süreçte Yezid’in ve o saltanatın korkularını yaşadığından ötürü Hz. Hüseyin’e sahip çıkamaz. Her ne kadar halk sahip çıkmasa da katil Yeziddir. Vebali ise Küfü halkınadır. Bu hikayeyi geçmişteki katliamları yaşamak istemediğimiz için anlattım. Eğer bu referandumda ‘Evet’ çıkarsa tekrar aynı zihniyetler zuhur eder. İç savaş ve toplumun katliama uğramasından kaygılıyız. Aleviler Selçuklulardan Cumhuriyet ve daha sonra da baskı ve zulümle yaşadı. Bugün Türkiye’yi yönetimler de Ortadoğu’da hakim olan Emevi anlayışına hizmet eden Selefi ve Vahabilerle fikirdaştır. Biz kendimiz için ne istiyorsak bütün toplumlar için de aynı şeyi istiyoruz. Biz yeni bir demokratik Cumhuriyet istiyoruz. Bu eksen etrafından buluşmak adına ‘Hayır’ diyoruz.”

‘HAYIR SOKAK SOKAK ANLATILMALI’

Referandum sonucunda “Hayır” çıkmasını beklediklerini söyleyen Yıldız, “Siyasi parti gözetmeksizin bütün kurumlar tek çatı altında toplanmalı, bireysel olarak komşularına, sokaklarda, caddelerde 'Hayır'ı anlatmalıdır. Biz ise Aleviler olarak mücadelemizi bırakmadık ve 'Hayır' için mücadeleye kaldığımız yerden devam ediyoruz" diye konuştu.