MARDİN - HDP'li vekil Ayşe Acar Başaran, ne zaman bir kente yada bir yere girmeleri engellendiyse gayri hukuki ve insanlık dışı uygulamalarla karşılaştıklarını belirterek, "Bizi neden Xerabê Bava köyüne almadıklarını Cizre'de görmüştük. Bu ülke artık 'hukuk devleti' tanımlamasının dışına çıkmıştır" dedi.
Ablukanın 14 gündür devam ettiği Mardin'in Nusaybin ilçesine bağlı Xerabê Bava (Koruköy) köyüne gidişlerine izin verilmediği için nöbet eylemi başlatan heyette yer alan HDP Batman Milletvekilli Ayşe Acar Başaran, sonuç alıncaya kadar eylemlerini sürdürmekte kararlı olduklarını belirtti. Xerabê Bava'nın ardından Doğanlı (Talatê) ve Kuyular (Cibilgirav) köylerinde ilan edilen sokağa çıkma yasağını hatırlatan Başaran, "Bugün itibariyle artık şiir okumanın da yasak olduğu bir sürece girdik. Bu ülkede şiir okumak yasak, demokratik tepkini ortaya koymak yasak çünkü bu ülkede hukuk yok. Aslında Anayasa’nın, hukukun, hakların uzun süredir askıya alındığı hiçbir şekilde uygulanmadığını biliyoruz. OHAL koşullarında doğrudur bazı sınırlandırmalar getirilebilir ama bu sınırlamaların içerisine insanların temel hak ve özgürlükleri giremez. Bunlar dokunulmaz haklardır" dedi.
'BU ÜLKE HUKUK DEVLETİ TANIMLAMASININ DIŞINA ÇIKMIŞTIR'
14 gündür insanların yaşam haklarının bir bütün olarak ihlal edildiğini vurgulayan Başaran, "Bu ülke artık hukuk devleti tanımlamasının dışına çıkmıştır" diye belirtti. Xerabê Bava köyünde yaşananlarla ilk defa karşılaşmadıklarını söyleyen Başaran, Cizre'de ilan edilen yasak esnasında insanların ambulans için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) kadar gittiklerini anımsattı. Başaran, devletin AİHM'in verdiği tekbir kararlarına bile uymadığını aktardı.
Kanunsuz emre uymanın ve uygulamanın kişiyi sorumluluktan kurtarmadığını kaydeden Başaran, şunları aktardı: "FETÖ yapılanması dedikleri cemaat döneminde, cemaate mensup kişileri çok söyledik. Bakın sizin üssünüz size kanunsuz emir verebilir ama siz bunu uygulamamak zorundasınız. Bu kanunsuz emri yerine getirmemelisiniz. Çünkü 3 gün sonra o emri verenler ortada kalmayacak. Siyasi yöntemlerle kendilerini korumaya alacaklar ama siz bu suçları işleyenler yargılanacaksınız dedik ve bugün yargılanıyorlar. Bugün bu uygulamaları yapanlar da yargılanacak. Zamanı geldiğinde, iktidar işini bitirdiğinde, bunları kirli emelleri için kullandıktan sonra bugün dokunulmazlık verdiği asker ve polisleri yarın korumayacak. Şuan milletvekillerin vekilliklerinin düşürüldüğü bir dönemi yaşıyoruz "
'NEDEN İZİN VERİLMEDİĞİNİ CİZRE'DEN BİLİYORUZ'
Köye alınmama sebeplerinin daha önce Cizre'de yaşadıklarıyla aynı olduğunu ifade eden Başaran, "Bizi neden almadıklarını Cizre'de görmüştük. Girdiğimizde şehirler yıkılmıştı, yerle bir edilmişti, insanlar katledilmişti. Sivil insanlardı bunlar. Hiç kimse bunları farklı göstermeye çalışıp kendini kurtarmaya çalışmasın. Cizre'de öldürülen üniversiteli gençler vardı. İktidar karşıtı herkes bu ülkede ‘terörist’ olarak tanımlanıyor. ‘Terörist’ kelimesinin bu kadar geniş tanımlandığı başka bir ülke yoktur. Bu insanlar sadece köylerinde yaşamlarını devam ettiriyorlar" şeklinde konuştu.
Valiliğin yardım paketlerine kimsenin muhtaç olmadığını söyleyen Başaran, köylülerin tek taleplerinin yasağın kaldırılması olduğunu belirtti. Bölgedeki insanların geçimlerini hayvancılıkla sağladığını ifade eden Başaran, "Köyde binlerce hayvan olduğu söyleniliyor. Bu insanlar dışarı çıkamazken nasıl o hayvanların ihtiyaçlarını karşılasın? Tek geçim kaynakları ellerinden alındıktan sonra bu yardım neden yapılıyor?" diye sordu.
'NE ZAMAN ENGELLENDİYSEK İNSANLIK DIŞI UYGULAMALARI GÖRDÜK'
İnsanların can ve mal güvenliğinin tehlikede olmadığı yönünde yapılan açıklamalara da cevap veren Başaran, şöyle devam etti: "Gerçekten bu insanların can ve mal güvenliği tehlikede değilse açsınlar yolu 3 kişi 5 kişi gidelim, buradaki durumu tespit edelim. Eğer böyle bir durum yoksa biz de çıkıp açıklama yapalım. Bizim bu durum üzerinden propaganda yapma gibi bir tavrımız yok. Bugün bu ilin AK Parti milletvekili var, o da gelsin girelim hep birlikte bakalım. Madem bir şey yok, halkın vekili gelip görevini yapsın. Baro ve İHD gelip oradaki durumu tespit etmek istedi ancak buna da izin verilmedi. Ne zaman bir şehre, bir yere girmemiz engellendiyse oradan gayri hukuki, insanlık dışı uygulamaların yapıldığını gördük."
İki köyde daha yasak ilan edildiğini anımsatan Başaran, "Bu şekilde genişletilerek ne yapmaya çalışılıyor? AK Parti önümüzdeki referandum sürecinde özellikle kırsaldan gelecek 'Hayır' oylarına karşı şimdiden bir önlem almak istiyor. Biz burada sonuç alana kadar bekleyeceğiz" diye belirtti.