Arıcılar 'güvenlik' politikalarından dertli

DERSİM - Neredeyse tüm kırsalı "Özel Güvenlik Bölgesi" kapsamına alınan Dersim’de, önemli geçim kaynaklarından arıcılık kan kaybediyor. Üreticinin kovanlarını yaylalara çıkaramadığından yakınan Dersim Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kazım Doğan, yasaklar nedeniyle arıcıların büyük zorluk yaşadığını dile getirdi.

Son 2 yıldır neredeyse dağının taşının “güvenlik” bölgesi ilan edilerek yasaklanmasıyla gündemde olan Dersim’de bu durumdan en çok zarar görenlerden biri de yaylalarda arıcılık yapan üreticiler. Yaylalara gidemeyen ve arıları besleyemeyen arıcıların artan sorunlarını anlatan Arıcılar Birliği Başkanı Kazım Doğan, çözüm sürecinin getirdiği önemli geri dönüş ile birlikte Dersim’de arıcılık faaliyetinin birkaç yıl içinde tavan yaptığını söyledi. Doğan, “Barış sürecinin de getirdiği önemli bir geri dönüş vardı ilimizde. Bu da arıcılığı önemli planda sektörün en başı haline getirmeye başladı. İnsanlar hem köylere dönüp yaşamı var ederek hem de üreterek yaşamaya başladılar. Hem ayrı bir kültür hem ayrı bir dil kazandılar” dedi.

‘ÖZEL GÜVENLİK BÖLGESİ İLANI ÜRETİMDE DÜŞÜŞE NEDEN OLDU’

Son 2 yıldır ilan edilen “Özel Güvenlik Bölgesi” nedeniyle hem tedirginliğin arttığını, hem de yaşam alanlarının önemli oranda daraltıldığını kaydeden Doğan, “İnsanlar kendi köylerinde, kendi ziyaretlerinde bir güvenlik kaygısı yaşamakta. Doğal olarak bu üretime de yansımakta ve üretimde ciddi anlamda bir düşüşün görüldüğü söz konusu” değerlendirmesi yaptı.

KONTROL NOKTALARINDA ENGEL

Arıcılıkta mevsimsel işlerin olduğunu belirten Doğan, İlkbahar aylarının arıcılığın en önemli dönemi olduğunu dile getirdi. Doğan, “Bu süreçte alışılagelmiş bir besleme yöntemi var. Bizde de bunlar kullanılmakta. Profesyonel arıcılık artık bunu gerektirmektedir. İlkbahar aylarında arıcıların çoğalma sürecinde bir besleme yapılmakta. Bu şeker, bal gibi ürünlerle yapılmakta. Ya da bazı iniver besleme türleri ile yapılmakta” dedi.

Yine “güvenlik” sebebiyle kontrol noktalarında gıda geçişlerine izin verilmediğini söyleyen Doğan, bundan arıcılarında nasibini aldığını aktardı. Doğan, “Yani hemen ilimizin 5-6 kilometre ötesinde Kutudere’deki arıcı, arısına temel bakım için gerekli olan malzemeyi götürememekte. Orada bir engelle karşılaşmakta. Bu da verimliliğe yansıyacak bir durum. Arıcı arısında şu süre zarfı içerisinde kadro yetiştirmediğinde bal da alamayacak. Bu noktada yetkililerle bazı görüşmeler yaptık. Umarım bu görüşmelerde olumlu sonuçlar çıkar” ifadelerini kullandı.

‘ARICILAR YAYLALAR YASAK YAKLAŞIMINDA’

Daha önce 400 olan arı üreticisi sayısının 2014 yılında 800’e yükseldiği bilgisi veren Doğan, “güvenlik” politikaları nedeniyle üreticilerin bir bir bu işi bıraktığını belirtti. Doğan, “Bugün ise bizim arıcılarda ‘Zaten yayla yasak, gidemiyoruz. Bu ilde yaşamak tehlikelidir. Arımızı satmak istiyoruz’ diye bir yaklaşım var. Biz bunların isimlerinin kaydını alıyoruz. Kimisi arısını satmak istiyor kimisi de tekrar arı almak istiyor. 2014-15 yıllarında önemli oranda artan bu durumun gerilediğini görmekteyiz. İnsanlar daha çok güvenlik kaygısıyla, arıcılık ve köylerindeki yaşama sıcak bakmıyorlar” dedi.