DİYARBAKIR - KHK ile ihraç edilen Diyarbakır Tabip Odası Eşbaşkanı Dr. Yakup Altaş, ekmekleri ve onurları arasında tercih yapmalarının dayatıldığını söyledi.
Son yayınlanan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilenler arasında Diyarbakır Tabip Odası (DTO) Eşbaşkanı Dr. Yakup Altaş da yer alıyordu. Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan Altaş’ın kardeşi Dr. İsmail Altaş da çalıştığı Siverek’te KHK ile ihraç edildi. Diğer eşbaşkan Semra Güzel de KHK ile ihraç edilmişti. Mesleğini çok sevdiğini ve bu yüzden doktorluk ve sivil toplum örgütü görevini sürdüreceğini kaydeden Altaş, ihracı hakkında dihaber’e konuştu.
‘HÜKÜMETİN TAHAMMÜLSÜZLÜĞÜ İLE İHRAÇ EDİLDİK’
Darbe girişimi sonrası OHAL ve KHK’lerle birlikte tüm muhalif seslere yönelik baskı, tutuklama ve ihraçların başlatıldığını anımsatan Altaş, hekimler olarak daima barışı ve emeği savunduklarını belirtti. Savaşa karşı bir duruş sergiledikleri için ihraç edildiklerinin altını çizen Altaş, “Hükümetin politikalarını her yerde eleştirel bir tarzda dile getirdik. Ancak bunlara karşı hükümetin tahammülsüzlüğüyle karşı karşıya kaldık ve benimle birlikte 39 aktivist ve üyemiz ihraç edildi. Bu farklı bir görüşe ve düşünceye tahammül edememenin sonucudur” diye konuştu.
‘MÜCADELEMİZİ PASİFİZE ETMEYE ÇALIŞIYORLAR’
Altaş, sorgusuz ve hukuksuz bir şekilde tüm kamu haklarından mahrum edildiklerine değinerek, bölgedeki sağlık emekçileri üzerinde büyük bir baskının olduğuna dikkat çekti. Altaş, “Burada amaç yöneticileri pasifize etmek ve bizim üzerimizden üyelerimiz ve aktivistlerimiz üzerinde bir korku yaratarak uzaklaştırmak istiyorlar. Amaçları emek, demokrasi, barış, iyi hekimlik ve toplumun sağlık hakkını savunan mücadelenizi pasifize etmeye çalışmaktır” dedi.
‘HEKİMLİK SADECE KAMUSAL ALANDA YAPILMAZ’
Barışı ve demokrasiyi savunmaya devam edeceklerinin altını çizen Altaş, “Kamu hakkımız ellerimizden alınabilir, ama hekimlik sadece kamusal alanda yapılmaz. Biz hekimler, mesleğimizle haşır neşiriz ve ben mesleğimi çok seviyorum. Bu yüzden yine sağlık aktivistleri olarak mücadelemizi devam edeceğiz asla uzaklaşmayacağız” şeklinde konuştu.
İhraçları insan hakkı ihlali olarak değerlendiren Altaş, hukuki olarak tüm haklarını arayacaklarını, Anayasa Mahkemesi’nden bir sonuç almadıkları takdirde AİHM’ ne başvuracaklarını söyledi.
‘EKMEĞİMİZ VE ONURUMUZ ARASINDA BİR TERCİH DAYATILDI’
Urfa’nın Siverek ilçesinde Aile Hekimliği yapan ve KHK ile ihraç edilen kardeşi İsmail Altaş’ın ihracını da değerlendiren Altaş, şunları söyledi: “Çevremizde eşleri ve kardeşleriyle birlikte ihraç edilen hekimler var. Bizlere yönelik hükümet tarafından uygulanan politika ekmeğimiz ve onurumuz arasında tercih yapma dayatmasıdır. Kişileri hiçsizleştirip boyun eğdirme anlayışı var. Kardeşim ihraç edildikten sonra şuanda özel bir hastanede çalışıyor aynı zamanda da buradaki Tabip Odamızın da bir sağlık aktivisti olarak mücadelesine devam ediyor.”
‘EMEK VE BARIŞ MÜCADELEMİZDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ’
Yaşananları korku üzerine kurulan bir süreç olarak gördüklerini söyleyen Altaş, şunları ekledi: “Hükümetin amacı korku imparatorluğu yaratmak ve yarattığı bu korku imparatorluğu üzerinden topluma mesaj vermektir. Ancak biz ihraç edilenler, emek, demokrasi ve barış mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Bu süreç devam edilebilir bir süreç değildir. Bu yüzden arkadaşlarımız hiç korkmasın mutlaka geri döneceğiz.”