Bu sokaklar böyle sessizlik görmedi!

MARDİN - Geçmişte yüzbinlerce yerli-yabancı turiste ev sahipliği yapan tarihi Mardin kentinin sokakları şimdilerde sessiz. Yaşanan savaştan kaynaklı turistlerin uğramadığı kentin sokakları neredeyse bomboş.

Mezopotamya ovasının karşısına kurulan bir kent olan Mardin, görenleri adeta büyüleyen bir manzaraya sahip. Dünyanın sayılı açık hava müzelerinden biri olarak kabul edilen kent, buraya özgü sarı taşlardan yapılan ev, han, kilise ve camileriyle tarihe meydan okuyor.

SOKAKLAR SESSİZ

Tarih boyunca Arap, Kürt, Ermeni, Êzidî, Keldani ve Asuri halklarına ev sahipliği yapan kentin sokaklarında bir taraftan ezan sesleri bir taraftan da çan sesleri yükseliyor. Dar taş sokakları, abbaraları (altgeçit), araçların geçemediği sokaklarda yük taşçılığında kullanılan eşekleri ile dünyada bir eşine dahi rastlanmayan kent, UNESCO tarafından Dünya Mirasları Listesi’nde bulunuyor.

Tarihi taş minareleri Mezopotamya ovasına karşı dimdik duruşuna rağmen kentin tüm gri güvercinlerine kucak açmış, barınağı olmuş. Gezen herkesin zaman tünelinden geçermişçesine geçmişe uzandığı sokaklar şimdilerde çok sessiz. Son günlerde güneşin kendisini göstermesiyle birlikte Mardinliler sokağa çıksa da kentteki yoğunluk düşüşü gözle görülür bir şekilde farkediliyor.

ESNAFIN DA YÜZÜ GÜLMÜYOR

Geçmişte dört mevsim, yoğun yerli ve yabancı turist akışının olduğu kentte, son dönemlerde turiste rastlamak mümkün değil. Tarihi sokaklarda gezinirken yerli halkın dışında pek kimseye rastlanılmıyor. Tek tük olarak kentin yüksek teraslarına çıkan yurttaşlar hem tarihi yapıları hem de Mezopotamya ovasını izlerken, daha önce tıklım tıklım olan cafelerin bile boş oldukları gözleniyor.

Turist akışının azalmasıyla birlikte iş yapamayan esnafın da yüzü gülmezken, sarı-sıcak Mardin’in yoğunluğu ile birlikte neşesini de yitirdiği görülüyor.

Fotoğraf: Dicle Müftüoğlu